Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) Mukaddes Ziyaretgâhı’nın sancağı Hintli Ehlibeyt (Hepsine selâm olsun) aşıkları ile buluşunca… (Foto haber)

Mukaddes Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi tarafından Hindistan’da düzenlenen V. Müminlerin Emîri (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Kültür Festivali 12 Nisan 2017 (14 Receb 1438) Çarşamba akşamı ev sahibi her şehir olan Kalküta’daki Fazl-un-Nisâ Huseyniyesi’nde düzenlenen tören ile birlikte başladığını daha önce sizlerle paylaşmıştık.

Festival etkinliklerine ev sahipliği yapan Fazl-un-Nisâ Huseyniyesi’nde Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Mukaddes Ziyaretgâhı’nın Kubbe-i Şerîfesi’nin sancağının açılacağı ilan edilmesi ile birlikte mekân ziyaretçilerle dolup taştı. Şaşılacak şey değil elbet. Hz.Ebulfazl Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Hz. İmam Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) davası olan gerçek dinin bekâsı, yani Allah-u Teâlâ’nın yolu uğruna takdim ettikleri ile muazzam bir makâma ulaşmıştır. Bu öyle bir makâmdır ki sadece pâk ruhunu ölümsüzleştirmemiştir; aynı zamanda ona zaman ve mekân sınırlarını da aştırmıştır. Peki bunu neye dayanarak mı söylüyoruz? İşte karşımızda gördüklerimizden. Tarihe mal olmuş büyük şahsiyetler bile öldükten sonra yavaş yavaş hatıraları kaybolur. İlk başta ağlayanları çok olsa dahi bir süre sonra kalplerden silinirler. Belli bir zaman geçtikten sonra satırlar arasına gömülürler ve sevenleri azaldıkça azalır. Oysa Hz. Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) şahadetinden bu yana 1377 yıl geçmesine rağmen bırakın unutulmayı; şahadeti ve doğumunun dışında her geçen gün daha çok ve daha fazla yerde anılıyor. Sevenleri de hem çeşitlilik hem sayı bakımından çoğaldıkça çoğalıyor. Üstelik bu sevgi uğruna kimi zaman baskılara maruz kalmaları, işkenceler görmeleri ve hatta öldürülmelerine rağmen…

İşte Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) aşkının bir diğer tablosu. Bu kareler Hindistan – Haydarabad’dan yani Kerbelâ’ya yaklaşık 3370 km uzak olan bir şehirden. Diller farklı. Renkler farklı. Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) şehit olmasından 1377 yıl sonra. O’nun (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Pâk Ziyaretgâhı’nın kubbesinin sancağının ziyarete açılacağını duymaları ile birlikte ziyaretçilerin akın etmesi bir oldu.

Sözleri kifayetsiz ve aciz bırakan bir aşk… Öylesine derinlerde, öylesine gönüllere işlemiş bir sevgi ki bu… “Ya Kamer-i Benî Haşim / Ey Haşimoğullarının Dolunayı” yazılı sancağa gözleri ilişir ilişmez gözleri doldu; aşk gözyaşlarına özlem iniltileri eşlik etti… Sancağın Sahibi’nin (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Aşûra günü yaşadığı ve Pâk Ehlibeyt’in (Allah'ın selâmı hepsine olsun) ve aşıklarının kalplerinde ölümsüzleşen o anlar tekrar hatıralarda canlanmıştı…

Fazl-un Nisâ Huseyniyesi sorumlularından biri olan Seyyid Muhtar Huseyn Zeydî bu buluşma ile ilgili olarak şunları söyledi: “Bu Fazl-un Nisâ Huseyniyesi’nin yolculuğunda bir dönüm noktasıdır. Bu Huseyniye’nin inşa edilmesinden bu yana 150 yılı aşkın bir süre geçmiştir, Kalküta şehrindeki en eski Huseyniye’dir ve sancağın sahibi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Allah-u Teâlâ katındaki bereketi vesilesiyle artık şehirdeki en mukaddes (Huseyniye) olmuştur.”

İşte Ehlibeyt (Allah'ın selâmı hepsine olsun) aşkı ile dolu o buluşma esnasında orada bulunan Uluslararası El-Kefîl Ağı’nın objektiflerinin dilinden o anlar…
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: