14 günde ve tamamı kendi personeliyle: Korona hastaları için Yaşam Destek Koğuşu projesinde son dokunuşlar

Yüce Dini Merceiyet’in tıbbi ekiplere yardım çağrısı ve Mukaddes Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’nin yeni tip Korona virüsü epidemisinden korunmaya yönelik kampanyası kapsamında hastalığa yakalananların tedavisi için özel bir yaşam destek koğuşu inşaatına başlandığını sizlerle paylaşmıştık. Mukaddes Kerbelâ’da bulunan Hz.İmam Huseyn (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Tıp Kenti’nde Mukaddes Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Bakım Mühendisliği Bölümü ekipleri tarafından gerçekleştirilen projede son aşamalara geçildi. 14 gün boyunca üç vardıya halinde 24 saat boyunca kesintisiz bir biçimde süren çalışmaların ardından proje hakkında bilgi veren Şantiye Mühendisi Ammar Salah Mehdî şunları söyledi:

“Projenin %95’i şu anda tamamlanmış durumda. Geriye kalanlar projenin rötuşlarından ibaret. Aynı zamanda da projenin tüm bölümleri ve projenin sistemlerinin testini yapmaktayız.”

“Dış cephenin baskılı köpükle kaplanması ile zeminin, odaların, odalara bakan alanların ve orta alanların temizlenip bakterilere karşı çalışmaları kaldı. Onlar da bu gece biter diye ümit ediyoruz.”

“Elektrik, su, havalandırma ve hava vakumlamaya dair tüm sistemler test edildi; Allah’a hamdolsun hepsi başarılı.”

Mukaddes Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Şerî Mütevellîsi Seyyid Ahmed Safî’nin (İzzeti daim olsun) talimatı üzerine Mukaddes Kerbelâ’da bulunan Hz.İmam Huseyn (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Tıp Kenti’nde başlayan inşaat; Mukaddes Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Bakım Mühendisliği Bölümü ekipleri tarafından gerçekleştiriliyor.

Mukaddes Kerbelâ eyaletindeki Hz.İmam Huseyn (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Tıp Kenti’nin bir parçası olacak olan koğuş; Mukaddes Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Tıbbi İşler Şubesi ve El-Kefîl Uzman Hastanesi gözetiminde çalışacak. Proje Hz.İmam Huseyn (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Tıp Kenti’nde – Allah izin vermesin - doluluk oranın aşırı yüksek olması ve Koronavirüs vakalarının artık kabul edilememesi durumunda devreye girecek olan bir ihtiyati tedbir olma özelliği taşıyor.