Hz.Ebulfazl Abbas’ın (a.s.) mübarek türbesinin ana avlusunda Hz.Fatıma (a.s.) matemleri…

Mukaddes Hz.Abbas _{(Allah’ın selâmı üzerine olsun)} Türbesi’nin Hz.Fatıma Zehrâ’nın _{(Allah’ın selâmı üzerine olsun)} şahadeti hatırasını anmak amacıyla birçok etkinlikten oluşan bir program hazırladığını daha önce sizlerle paylaşmıştık. Bu etkinliklerin bir kısmını da matem meclisleri oluşturuyor.

Huseynî Hitabet Şubesi tarafından düzenlenen meclisler de işte bunlardan. Üç gün boyunca her gün biri sabah biri akşam saatlerinde olmak üzere ikişer meclis düzenleniyor. Hz.Fatıma Zehrâ’nın _{(Allah’ın selâmı üzerine olsun)} şahadeti hatırasının ve yaşanan musibetlerin anıldığı meclisler; Ehlibeyt _{(Allah’ın selâmı üzerlerine olsun)} aşıklarının gönlünde yanıp tutuşan ve hiçbir zaman sönmeyecek olan yürek yarasının bir diğer yansıması.

Sabah saatlerinde Hz.Ebulfazl Abbas’ın _{(Allah’ın selâmı üzerine olsun)} Mukaddes Ziyaretgâhı’nın ana avlusunda düzenlenen matem meclisleri Şeyh Ali Hafacî’nin sohbeti ile başlıyor. Akşam saatlerinde düzenlenen matem meclisleri ise Şeyh Necâh er-Rumeysî’nin sohbeti ile başlayıp Mersiyehan Ali Paşa’nın mersiyeleri ile devam ediyor.

Hatipler sohbetlerinde İki Cihan Seyyidesi Hz.Fatıma Zehrâ’nın _{(Allah’ın selâmı üzerine olsun)} kutlu yaşantısından bazı hadiselere, hikmetli sözlerinden nasıl istifade edilebileceğine ve tüm zamanlarda hak ehlinin yoluna ışık tutan tavsiyelerine değiniliyor.

Dünyanın dört bir yanındaki Ehlibeyt (Hepsine selâm olsun) dostları Hz.Resûlullah’ın (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) ciğerpâresi Hz. Fatıma’nın şahadeti hatırasını anarlar. Hz. Fatıma Zehrâ’nın (Allah’ın selâmı üzerine olsun) şahadet tarihi ve mukaddes kabrinin yeri ile ilgil olarak birçok farklı rivayet vardır. Bu da Hz.Fatıma Zehrâ’nın (Allah’ın selâmı üzerine olsun) maruz kaldığı zulümlerin ve eziyetlerin başka bir kanıtıdır. Zira Hz. Fatıma Zehrâ, Eşi Müminlerin Emîri Hz.İmam Ali’ye (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) kabrinin yerini gizlemesini ve O’na zulmedip hakkını gasp edenlerin cenazesine tanık olmamasını vasiyet etmiştir. Rivayetlerin çoğu ve en meşhurları Hz.Fatıma Zehrâ’nın (Allah’ın selâmı üzerine olsun) on sekiz yaşında iken şehide olduğunu belirtmektedir.