“Fatımî Hüzünler Mevsimi” devam ediyor: Minik ressamların kalemlerinden dökülen Hz.Fatıma Zehra (Salawâtullah Aleyhâ) sevgisi…

Etkinlikten bir kesit
Âlemlerin Hanımefendisi Hz. Fatıma Zehrâ’nın (Salawâtullah Aleyhâ) şahadetini anmak amacıyla, Şahadetin Başkenti Kerbelâ’da düzenlenn “Fatımî Hüzünler Mevsimi” etkinliklerini anlatmaya devam ediyoruz. Bu çerçevesinde paylaştığımız etkinliklerden biri de, Mukaddes Hz.Abbas (Aleyhisselâm) Türbesi okulları olan “El-Amîd” okullarında eğitim gören 30 kadar miniğin katıldığı resim etkinliğiydi. (Söz konusu haberimiz için buraya tıklayabilirsiniz)

Etkinlik, miniklerin fıtratlarında zaten var olan ve aldıkları eğitimle temiz gönüllerinin inceliklerine nakşolan Hz.Fatıma Zehrâ (Salawâtullah Aleyhâ) sevgisi ve bağlılığını; okulda öğrendiklerini kağıda döktürerek sergilemeyi hedefliyordu. Böylece, hem miniklerin Hz.Fatıma Zehrâ (Salawâtullah Aleyhâ) ile olan kutsi bağlarını minik yaşlardan itibaren perçinliyor, hem resim kabiliyetleri ve öğrendiklerini ilerletmeye vesile oluyor, hem de büyükler için; o minik temiz gönüllerde yerleşmiş Hz.Fatıma Zehrâ’nın (Salawâtullah Aleyhâ) sevgisinin yansımalarını gözlemleme imkanı sağlıyordu.

Etkinlik en az minikler kadar büyükler tarafından büyük ilgi gördü. Hz.Fatıma Zehrâ (Salawâtullah Aleyhâ), yaratılmışların en üstünü olan Babası Hz.Resûlullah’ın (Sallallâhu Aleyhi we Âlihi) gözünde “Ummu Ebîha – Babasının Annesi” idi. Âlemlerin Seyyidesi olduğu gibi Âlemlerin en üstün Annesi idi de. Kalem tutan o minik masum ellerin, İşte o Hz.Fatıma Zehrâ’yı (Salawâtullah Aleyhâ) anlatmasını izlemek; sanıyoruz her Ehlibeyt (Allah’ın en ulvî salât-u selâmı başta Hz.Resûlullah olmak üzere hepsine olsun) dostu anne babanın büyük mutluluk duyarak izleyeceği bir manzaradır. Biz de sizlerle o manzaradan kesitler paylaşmayı arzu ettik.

( “Çocuklar neden yerde oturuyorlar?” diye merak eden konuklarımız olabilir. Doğu kültüründe yerde oturmak yadırganacak bir durum değildir. Bunun örneklerini uzakdoğuda olduğu kadar bu coğrafyada da görmek mümkün. Irak kültüründe de, eğer temiz halılarla döşeli ise şayet; yerde oturmak yadırganacak bir durum değildir. Tıpkı Anadolu kültüründe bulunan “şark köşesi”nde olduğu gibi. Ancak orada bu durum biraz daha yaygındır. Yani evlerde hem halı hem de kanepe, koltuk takımı vb. bulunabilir ve insanlar buna rağmen hiçbir zorunluluk olmadığı halde yerde oturmayı tercih edebilir. Ayrıca organizasyon Mukaddes Hz.Huseyn (Aleyhisselâm) ve Hz.Abbas (Aleyhisselâm) Türbeleri’nin arasında bulunan “Beynel-Haremeyn Meydanı”nda düzenlenmektedir. Faaliyetlerin hepsi o meydanda yer almaktadır. İşte bu yüzden; miniklerin yerde oturarak resim yaptıklarını görüyoruz.)

Haberimizi, linkini verdiğimiz haberin sonunda yer alan hususa tekrar değinerek bitirelim:

“Eyyam-ı Fatimiyye günleri kültürel etkinlikleri; on gün boyunca devam eden ve Hz.Fatıma Zehra’nın (Salawâtullah Aleyha) hayatının aşamalarının temsil edildiği matem faaliyetleridir. Eskiden sadece bir günle kısıtlı kalırdı. Hz.Seyyide Zehra (Salawâtullah Aleyha) çok daha fazlasına layık olduğundan biz de O’nun şahadeti münasebetini küçültülmüş bir Aşûrâ (on günlük) yaptık.”

“Düzenlemiş olduğumuz bu faaliyetlere; O’nun (Salawâtullah Aleyha) mazlumiyetine biraz olsun ışık tutabilme araçları olarak bakıyoruz.”

Ve ne yaparsak yapalım; bizler Hz.Zehra’nın (Salawâtullah Aleyha) davası karşısında çok kusurlu kimseler olarak kalacağız…”
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: