“Ben dostlarımdan daha hayırlı dostlar bilmiyorum!”: hz.İmam Huseyn’in (a.s.) dostlarının gecesi ve günü üzerine…

Hz.İmam Sahibuzzamân’a (Yüce Allah mübarek çıkışını daha da yakın kılsın) dayandığı belirtilen Ziyaret-i Nahiye (Nahiye-yi Mukadddese olarak da bilinir) duasında Hz.İmam Huseyn’in şehîd dostlarına (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) şöyle hitab edilmiştir:

“Selâm olsun size ey en hayırlı yârenler! Selâm olsun size; sabredip ne güzel bir yurda vardınız! Yüce Allah sizi ebrârın kaldığı yerlere yerleştirsin! Şahadet ederim ki Allah sizlerden perdeyi kaldırmış, yatacağınız yeri hazırlamış ve sizi bol bol mükafatlandırmıştır! (Ve yine şahadet ederim ki) siz hak konusunda ağır davranmayan, bize karşı aşırı (son derece bağlı) kimselersiniz ve bekâ yurdunda birbirimizle beraberiz. Allah’ın selamı rahmeti ve bereketleri üzerinize olsun!”

Hz.İmam Huseyn’in dostlarının (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) önemini ve makamını belirten işte bu ve bunun gibi birçok dua ve hadis metinleri; yüzyıllardır yaşatılan Huseynî geleneğin oluşmasında önemli bir rol oynamıştır. Daha önceki haberlerimizde; uzun yıllara dayanan Huseynî geleneğe göre Muharrem ayının ilk on gecesi ve gündüzlerinde Hz.İmam Huseyn’in hane halkı veya dostlarından (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) birisi ya da birilerinin anıldığını sizinle paylaşmıştık. Bu geleneğe göre Muharrem ayının altıncı gecesi ve gündüzünde Hz.İmam Huseyn’in (Allah’ın selâmı üzerine olsun) ordusunda çarpışıp savaşan Kerbelâ şehitleri (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) anılmaktadır. Bu gece ve gündüzde okunan mersiye ve sinezenler; hakkın yanında yer alma ve batıla karşı mücadelenin emsalsiz örneklerini sergileyen bu mümin yiğitlerin hatırası ve destansı duruşları yâd edilmektedir.

Şunu da ifade edelim ki; Hz.İmam Huseyn’in dostları (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) çok büyük bir makâma sahiplerdir. Tarih onlardan sonra onlar gibisini doğurmamıştır; her zaman ve mekânda fedâkarlık simgesi olmuşlardır. Bu denli yüce bir makâma nail olduklarını Cennet Gençlerinin Efendisi Hz.İmam Huseyn’den (Allah’ın selâmı üzerine olsun) rivayet edilen şu sözlerden anlıyoruz: “Şüphesiz ben ne dostlarımdan daha vefakâr ve daha hayırlı dostlar biliyorum; ne de hane halkımdan daha iyiliksever ve daha çok sıla-i rahim yapan bir hane halkını! Allah benden yana sizi hayırla mükafatlandırsın!”

Mukaddes Kerbelâ şehri sakinleri de, yüzyıllardır yaşatılan Huseynî mâtem geleneklerinin bir parçası olarak; Muharrem-i Harâm ayının ilk gecesinden on üçüncü güne kadar her gün ve gecede Huseynî devrimin bir şahsiyetini ya da bazı şahsiyetlerini anmaktadır.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: