Pakistan’da “Kerbelâ Esintileri”: Mezhepler arası birlik buluşmaları, Kur’ân-i Kerîm ziyafetleri ve faaliyetlere gitgide artan ilgi…

Mukaddes Hz.Huseyn (Aleyhisselâm) Türbesi tarafından “Kültür (Etkinlikleri) Haftası”adı altında yapılan ve bu yıl dördüncüsünü Pakistan’daki Kawthar Üniversitesi ile ortaklaşa düzenlediği organizasyon, tüm hızıyla devam ediyor. Mukaddes Hz.Abbas (Aleyhisselâm) Türbesi’nin de aktif bir biçimde katıldığı ve ev sahibi ülkede “Kerbelâ Esintileri” adıyla anılan organizasyon; yenilikleri ve halktan gördüğü ilgi kadar, benimsediği birleştirici rol ile beğeni kazanıyor. Mukaddes mekânların; günümüzde “Mezhep çatışması” adı altında çetin bir kutuplaşmaya itilmeye çalışılan İslam dünyasını, Hz.İmam Huseyn (Aleyhisselâm) sevgisi ve önderliğinde birleştirmeyi benimseyen çizgisinin yansımaları Pakistan’da da görüldü. Gündüz gerçekleşen aktif ve huzurlu yoğunluk ortamı; akşam saatlerinde düzenlenen ve farklı mezheplere mensup Müslüman kitlelerinin temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği buluşma programları ile ayrı bir tat kazandı. Hz.İmam Huseyn’in (Aleyhisselâm) şahsiyetinin ve çizgisinin İslami perspektiften yansımalarının konuşulduğu buluşma toplantılarına katılan konuşmacılar; Hz.İmam Huseyn’in (Aleyhisselâm) her Müslüman için takip etmesi gerektiği bir model olduğu ve O’nun (Aleyhisselâm) hayatının,sözlerinin ve tavırlarının verilecek delillerle doğru yolun öğrenilebileceği hususunda görüş birliğine vardı. Konuşmacılar buna ek olarak; Hz.İmam Huseyn’in (Aleyhisselâm) mesajının, inançları ne olursa olsun, insanlığın tümünü muhatap aldığı hususunda özellikle vurgu yaptı.

Mukaddes Hz.Abbas (Aleyhisselâm) Türbesi heyeti temsilcisi Seyyid Alâ Mûsewî; İslam’ın semâvi dinlerin sonuncusu ve tamamlayıcısı olduğunu, bu sebeple beraberinde yeryüzündeki tüm varlıkları ilgilendiren kanunlar getirdiğini ifade ederken aynı zamanda da bu kanunların da insanlar arasında sevgi ve barış ruhunu yaymaya dayalı kanunlar olduğuna vurgu yaptı.

Bu bağlamda Hz.İmam Huseyn’in (Aleyhisselâm) İslam’ın gerçek temsilcisi olduğunu ifade eden Mûsewî:

“Çünkü O; o pek mükerrem şahsında tüm hakiki İslami sıfatları toplamıştır. İnsanlık, O’nun (Aleyhisselâm) şahsiyetini, benimsemiş olduğu çizgiyi, bu çizginin uzantısı mahiyetinde sürekli sergilemiş olduğu davranış ve tutumları araştırmak zorundadır. Zira insanlığı ölümsüz bir şekilde cennetlerde yaşatacak yol budur. Bizler, Müslümanlar olarak; Hz.İmam Huseyn (Aleyhisselâm) ile bağlı olmak zorundayız. O’na (Aleyhisselâm) sımsıkı tutunuyor olmak; bizim için iftihar ve itibar (kaynağımızdır).”

Seyyid Mûsewî böylesi bir kültür haftasının bu ülkede düzenlenmiş olmasının ve organizasyonun farklı kesimlere mensup müslümanlardan büyük ilgi görmesinin; bazıları tarafından şüpheler yaftalayarak (ortaya sürdüğü sahte versiyonu değil), doğru İslam dininin yayılmasında yeni bir sayfa niteliğinde olduğunu ifade etti.

Organizasyon kapsamında ayrıca Pakistanlı ve Iraklı kârîlerin katılımına sahne olan Kur’ân-i Kerîm ziyafeti programları ile yetişme çağındaki gençlere yönelik hafızlık yarışması düzenlendi. Oturum ve yarışmalar Pakistanlılar tarafından büyük ilgi gördü.

Mukaddes Hz.Abbas (Aleyhisselâm) Türbesi’nin gündüz gerçekleştirilen sergi ve sergi etkinlikleri Pakistanlıların teveccühü ile karşılaştı. İlk defa Mukaddes Türbe’nin bayanlara özel stand kurduğu sergide; basılı,görsel ve elektronik eserleri - tabiri caizse – kapışıldı. Hz.Ebulfazl Abbas’ın Mukaddes Ziyaretgâhı’nın zirvesinde yer alan sancak; Pakistanlı Ehlibeyt (Allah’ın en ulvî salât-u selâmı başta Hz.Resûlullah olmak üzere hepsine) dostlarının büyük ilgisiyle karşılaştı. Sergide ayrıca aktif bilgilendirmeye yönelik mini etkinlikler gerçekleştirilerek Pakistanlıların kafasında oluşmuş olan Mukaddes mekânlar ve dolaylarına dair yanlış algı ve önyargılar düzeltilmeye çalışıldı. Niyabet yoluyla ziyaret kayıtları ise her geçen gün daha da fazla ilgi görmeye başladı.

Anlaşılan o ki; Pakistan, Kerbelâ Mukaddes mekânlar heyetinin varlığından çok memnundu.