العربية
English
فارسى
اُردُو
Français
Deutsch
Kiswahili
Español
Aşûra; Allah-u Teâlâ’nın yeryüzünü ve üzerindekileri salihlere miras kılacağı güne kadar temiz ve saf kalplerde sürecek bir hasrettir…
Aşûra, pâk Muhammedî canların başına gelen eşsiz benzersiz facialarla dolu hüzün mevsiminin adıdır…
Aşûra Meleklerin semâlarda yayılıp Hz. Muhammed’in Pâk ailesine (Allah-u Teâlâ Hz. Muhammed’e ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) matem tuttuğu gündür …
Aşûra… Ne yazarsak yazalım, nereden başlarsak başlayalım bizi başka başka nurlarla tanıştıran ve hakkında ne yazarsak yazalım bize aczimizi hissettiren ilahi devrimdir, gerçek fetihtir..
Mukaddes Ziyaretgâhların Pâk Kubbeleri başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında kara hüzün sancaklarının dalgalandığı ve her bir yanın karalarla kaplı olduğu bu günlerde Huseynî’lerin kalpleri Hz. İmam Huseyn’e (Allah'ın selâmı üzerine olsun) doğru kanatlanır.
Dudaklardan dökülen her kelime, her satır, her feryat, her gözyaşı ve yanan sinelere inen her bir aşk eli; Huseynî bir miraçtır…
İşte bu günlerde Huseynî matem grupları; Hz. İmam Huseyn’e (Allah'ın selâmı üzerine olsun), yoluna ve mukaddes devriminin ilkelerine sonsuza dek bağlı kalacaklarına dair yeminlerini tazelemek için Mukaddes Kerbelâ’ya akın ediyor.
Dünyanın dört bir yanındaki özgür kalplere hayat vermeye devam eden Mukaddes davanın takipçileri olarak; Şehîtlerin Efendisi Hz. İmam Huseyn’e (Allah'ın selâmı üzerine olsun) asırlar önceden yaptığı:
“ Hel min nâsirin yensurunâ!/ Yok mu bize yardım edecek kimse!”
Çağrısına; çok daha büyük bir aşkla ve çok daha cânı gönülden ve sadece dilleriyle değil, çağın Muaviye oğlu Yezîd torunlarının (Allah hepsine lanet etsin) tüm tehditlerine inat, kanları ve canlarının tehlikeye düşmesi pahasına cevap vermeye gelecekler:
“Lebbeyke Ya Huseyn!”
“Lebbeyke Ya Huseyn!”
“Lebbeyke Ya Huseyn!”
( Lebbeyk: “sen ne emredersen biz hazırız, hizmetindeyiz, sen ne buyurursan o olur!” gibi anlamlara gelir.Hizmetkârın, Efendisi’ne verdiği cevabıdır.)
