Bu canlar Senin için geliyor ya Şehîd...

Her sene, Hz. İmam Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Erbain ziyareti hatırasının yaşanması ile birlikte; Allah-u Teâlâ’nın Hz.Peygamber’in Pâk Itreti’nin (Allah-u Teâlâ O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) sevgisiyle şereflendirdiği milyonlar, Şahadetin Başkenti’ne doğru akın eder.

Hz. İmam Cafer-i Sadık’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) buyurduğu gibi: “Allah biri için hayır isterse, onun kalbine Hz. Huseyn’in (O'na selâm olsun) ve O’nun ziyaretinin sevgisini atar.”

Böylelikle Hz. Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) ziyareti Hak dinin hidayeti ile şereflenmiş olmanın en bariz kimliği ve ihlaslıların elde etmek için yarıştığı bir ilahi tevfik haline gelmiştir. Aynı şekilde Ehlibeyt İmamları’nın (Allah-u Teâlâ'nın en üstün salât-u selâmı, başta Hz.Peygamberimiz olmak üzere hepsine olsun) yaptığı ısrarlı vurgu da; Hz. İmam Huseyn’in (O'na selâm olsun) Kabr-i Şerîfi’ne ulaşmanın önüne konan engeller ile yüzleşip onlara meydan okunmasını sağlayan güçlü bir motivasyon kaynağı olmuştur.

Bu yolda şahadet; tüm ziyaretçilerin arzularını süsleyen bir temenni olarak kalmaya devam edecektir…

Fotoğrafçılarımızın objektiflerine takılan da işte buydu. Mukaddes Kerbelâ’ya yürüyen Ehlibeyt (Allah-u Teâlâ'nın en üstün salât-u selâmı, başta Hz.Peygamberimiz olmak üzere hepsine olsun) dostları; Huseynî aşk yağmurunun damlaları haline gelerek üç güzergâhtan birden (Babil, Necef ve Bağdat) Mukaddes Kerbelâ’ya yağmaya başladı…

Ziyaretçi akını öylesine uzanıyor ki; bu ilk dalga mı, son dalga mı, yoksa orta dalgalardan biri mi anlamak mümkün değil!...