Mukaddes Hz. Abbas (a.s.) Türbesi'nin Şer'i Mütevellisi Seyyid Ahmed Safi, terör ve bombalama kurbanlarına adalet çağrısında bulundu ve aşırılıkçı gruplar tarafından maruz kaldıkları zulüm ve baskının açıklanmasını istedi. Bu çağrı, Birleşmiş Milletler'in DEAŞ'ın (DAİŞ, IŞİD) Irak'ta işlediği suçlardan sorumlu tutulmasını teşvik etmek için kurulan soruşturma ekibinin (UNITAD) başkanı ve özel danışman vekili Sayın Anna Piero Yubis hanım ve beraberindeki heyeti kabul etmesi sırasında geldi.
Seyyid Safi, ekibin DEAŞ terör örgütünün işlediği toplu mezarları ve katliamları ortaya çıkarma, çocuklara ve kadınlara yönelik saldırıları belgeleme çabalarıyla ilgili ayrıntılı bir açıklama dinledi.
Seyyid Safi, konuşmasının başında Irak'ın tarih boyunca uzanan eski medeniyetinden, bilimin birçok alanında öncü rolünden ve Osmanlı dönemi, I. ve II. Dünya Savaşları sırasında büyük güçlerin hakimiyeti altında kalması nedeniyle tarihinin ve medeniyetinin çalınmasından bahsetti.
Seyyid Safi, ülkenin önceki rejim döneminde kimliğini değiştirme girişimlerine maruz kaldığını, gerçeklerin gizlendiğini ve tarihin kazananları ve yöneticiler tarafından yazıldığını belirtti. Bu durumun, mağdurların maruz kaldıkları şeyleri açıklamasını zorlaştırdığını ve bazı denetim organizasyonlarından mahkumların yerlerini nasıl gizlediklerini anlattı.
Seyyid Safi, Irak'taki birçok gerçeğin, bu gerçekleri araştırmaya çalışan tarafsız bir kuruluşun olmaması nedeniyle dünyaya görünmediğini belirtti. Ekibin çabalarının, Speicher katliamı gibi dünya çapında yankı uyandıran geniş çaplı bir katliamın bazı gerçeklerini ortaya çıkarmada takdire değer olduğunu söyledi.
Seyyid Safi ayrıca, Irak'ta meydana gelen iki büyük suçtan bahsetti: DEAŞ (DAİŞ,IŞİD) öncesi dönemde Iraklı akademisyenleri ve doktorları hedef alan organize bir suç ve El Kaide ve DEAŞ tarafından işlenen korkunç bombalamalara değindi.
Seyyid Safi, bunun yanı sıra 11 Eylül 2001 saldırılarının Irak'ın işgali için bir gerekçe olarak kullanıldığını, ancak bu saldırılarda hiçbir Iraklının yer almadığını belirtti.
Mağdurların sessizliğini ve yaralıların rehabilitasyon çabalarının eksikliğini vurgulayan Seyyid Safi, aynı zamanda, bazı DEAŞ liderlerinin belirli ülkeler tarafından korunduğunu ve 2003'ten bu yana mağdurlara hizmet etmek, onlara adalet sağlamak ve bakım vermek için hiçbir çaba gösterilmediğini belirtti.
relatedinner
Bayan Anna Piero Yubis, ekiplerinin Irak tarafının kapasitesini artırmaya odaklandığını, görevlerin tamamen devredilmesine kadar eğitimler düzenlediklerini ve Telafer bölgesindeki son toplu katliamla ilgili çalışmaların tamamlanmak üzere olduğunu belirtti.
Yubis, Irak yargısıyla ekibin ulaştığı son sonuçları, mevcut kanıtları ve Sincar'da meydana gelen ve Şebek, Kakai ve diğer grupları etkileyen katliamları paylaşacaklarını söyledi.
BM ekibinin başkanı, Seyyid Safi'ye ve mukaddes türbeye ekibin çabalarını destekledikleri için teşekkür etti ve ülkenin açıklanması gereken birçok durumdan geçtiğini vurguladı.