Her yıl, Hz. İmam Hüseyin'in (a.s.) ve pak hane halkının şehîd olduğu günün kırkının yıldönümünü (Erbain’i) anmak için Mukaddes Kerbela'ya giden ziyaretçilerin yolunda fedakârlık ve diğergâmlık hikâyeleri yenilenir. Bu hikâyeler arasında, Hz. Rukayye'nin (as) hikâyesinden ilham alan ve ziyaretçilere hizmette güzel bir örnek olan küçük kız Benin'in hikâyesi öne çıkıyor.
Basra'nın güneyindeki Seybe köyünde yaşayan on bir yaşındaki Benin, enerji ve coşku dolu günler geçiriyor. Çünkü her yıl sabırsızlıkla beklediği günler gelmek üzere. Erbain ziyareti dönemini ailesiyle birlikte ziyaretçileri karşılama ve onlara hizmet etme sürecine katılmak için dört gözle bekliyor. Benin, yiyecek ve içecek ikramları hazırlamak için uzun saatler harcıyor ve yoldan geçen yorgun ziyaretçileri "Hoş geldiniz, Ebu Ali'nin ziyaretçileri" diye selâmlayarak bu ikramları dağıtıyor.
İlham Kaynağı
Benin'in annesi şöyle diyor: "Ona Hz. İmam Hüseyin'in (a.s.) kızı Hz. Rukayye'nin hikâyesini anlattığımda çok etkilendi ve onun gibi olmaya, onu örnek almaya karar verdi. Ziyaretçilere sunmak için basit hamur işleri yapmayı öğrendi."
Küçük yaşta babasını kaybeden ve en ağır zulüm ve baskı türlerine maruz kalan Hz. Rukayye'nin hikâyesi, Benin gibi küçük kızlar için büyük bir ilham kaynağı oluyor. Onun hak yolundaki sabrı ve fedakârlıkları, Benin ve diğerlerine diğergâmlık, fedakârlık, özveri ve ebeveyne itaat anlamını öğretti.
Küçük Bir Çocuktan Umut Mesajı
Benin'in hikâyesi, İmam Hüseyin (as) ve Ehl-i Beyt (a.s.) sevgisinin insanların kalplerinde hâlâ canlı olduğunu ve hikâyelerinin yeni nesillere ilham verdiğini doğruluyor. Her yıl, dünyanın dört bir yanından milyonlarca ziyaretçi, İmam Hüseyin'e (as) olan ahitlerini yenilemek için yola çıkıyor, O’nun ve Ehl-i Beyt'inin (a.s.) hikâyesinden güç ve ilham alıyor.
relatedinner
Benin ve Hz. Rukayye'nin (a.s.) hikâyesi, bize fedakârlık ve diğergâmlığın insanın sahip olabileceği en güzel özelliklerden olduğunu ve İmam Hüseyin (as) sevgisi ile Ehl-i Beyt'ini örnek almanın her yer ve zamanda müminlerin kalplerini birleştiren bir duygu olduğunu hatırlatıyor.