11. Uluslar arası Şahadetin Baharı Festivali sona erdi

11. Uluslar arası Şahadetin Baharı Kültür Festivali, 26 Mayıs 2015 günü düzenlenen kapanış töreninin ardından sona erdi. Mukaddes Hz. Huseyn ve Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) Türbeleri tarafından; Hz. İmam Huseyn’in, Hz. Ebulfazl Abbas’ın ve Hz. İmam Zeynelabidîn’in (Allah'ın selâmı hepsine olsun) mubarek doğumları münasebetiyle organize edilen ve bu yılki sloganı “Hz. İmam Huseyn (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Rabbanî rahmet ve insanî davet” olan festival beş gün boyunca devam etti. Hz. İmam Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Mukaddes Ziyaretgâhı’nın Ana avlusunda (Sahn-ı Şerîf’te) düzenlenen kapanış törenine ülkenin içinden ve dünyadan çok sayıda din adamı, entellektüel ve akademisyen katıldı.

Kur’ân-i Kerîm tilaveti ile başlayan törenin ilk konuşmasını Mukaddes Hz. Huseyn ve Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) Türbeleri adına Mukaddes Hz.Huseyn (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Genel Sekreteri Sn. Şeyh Abdulmehdî Kerbelâî yaptı. Şeyh Kerbelâî “Bu çatışma bununla sınırlı kalmayacaktır, çok çok daha genişlemeye adaydır ve bu şer dolu karanlık yolu besleyip destekleyen taraflar onun ateşleriyle yanacaklardır” dedi. Konuşma için tıklayınız.

Ardından İran Mukaddes mekanları adına Mukaddes Hz. İmam Rıza (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’nden Seyyid Celaleddin Huseynî kürsüye çıkarak bir konuşma yaptı. Seyyid Huseynî: “Gönüllere mutluluk veren bu devasa gayretlerinizden ötürü sizleri tebrik ederim. Sürekli devam eden bir gelişime tanık oluyoruz. Yüce Allah’tan size başarı ve SEDAD vermesini niyaz ederiz.Hz. İmam Ali (b. Musa) Rıza’nın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) nurani istirahatgâhının mubarek Horasan topraklarında bulunması onu Ehlibeyt (Allah'ın selâmı hepsine olsun) aşıklarının gönüllerinin yöneldiği ve sürekli ziyaretine gittikleri bir yurda dönüştürmüştür.Bu istirahatgâhtaki nurlu güneş ölümsüzdür ve düşmanlar O’nun nurunu ne kadar söndürmek için uğraşırlarsa uğraşsın batmayacaktır. Aksine bu nurun ışınlarının bereketleri dünyanın dört bir yanına varmıştır” dedi.

Seyyid Huseynî Mukaddes Türbeler’de; İslam alemini tehdit eden tehlikelerle yüzleşmeye yönelik ilmi bir komite kurulması çağrısında bulundu.

Akabinde Şair Mehdi Cenah Kazımî kürsüye çıkarak Hz. İmam Huseyn, Kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas ve Kızkardeşi Hz.Zeyneb’in (Allah'ın selâmı hepsine olsun) sevgisine yönelik yazdığı ve sonunda Mukaddes Haşd-i Şabî’ye destek beyitleri ile bitirdiği şiirini okudu.

Akabinde festivale katılan konuk heyetler adına konuşmalar yapıldı. İlk kürsüye çıkan Filippin’deki İslami Kurum Başkanı Sn. Selman Kalang oldu. Sn. Kalang: “Bu mutlu münasebette ve Hürlerin Efendisi Hz. İmam Huseyn’in (O'na selâm olsun) olduğu bu mukaddes mekânda burada durmak benim için çok mutluluk verici bir fırsat. Mukaddes Hz. Huseyn ve Hz.Abbas ( Onlara selâm olsun) Türbeleri’ne beni bu festivale bir katılımcı olarak davet ettikleri için teşekkürlerimi sunarım” dedi.

İkinci konuşmayı Kuveyt’ten Gelişim ve Eğitim Müsteşarı Sn. Hamid Esed Kallaf yaptı. Kallaf: “Hz. İmam Huseyn’in dostu değerli hazirun, size selâm olsun. Global bir kültürel rahmet olan bu kutlamayı yaşarken köklü Muhammedî önderlik yolundan gelen üç ana eksen (esas mevzuyu idrak etmekteyiz). İlahi Rabbanî önderliğin mirasçısı olan Hz. İmam Huseyn (O'na selâm olsun) üç rolü ile ön plana çıkmıştır. (İlki) ümmete şefkat gösteren, başına bir şey gelmesinden korkan, rahat etmesi ve mutluluğu için geceleri ayakta geçiren Rahmanî İmam rolüdür. İkincisi de İmam’ın ümmeti başarıdan başarıya, zaferden zafere ve izzetten izzete taşıyan manevi rolüdür. Üçüncü rol ise Hz. İmam Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) onunla ayaklandığı İlahi Rabbanî önderlik rolüdür. Bu rol ümmeti değiştirme, ümmette değişiklik meydana getirme ve ümmeti; sapmalardan ve bozulmalardan koruyarak özü ilahi ve Rabbanî olan gerçek Muhamedî yolda götürme rolüdür. Hz. Resûlullah’tan (Allah-u Teâlâ O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) miras alınmıştır” dedi.

Törenin son konuşmasını festivalin etkinliklerinden biri olan Huseynî Belgesel Film yarışmasının jürisi adına jüri üyesi Mısırlı Dr. Ahmed Suyufî yaptı. Suyufî: “Belgesel Filmler Jürisi adına İki Mukaddes Türbe’ye bu düzen için, bilhassa çalışmalara katılan herkesten gördüğümüz büyük cömertlik ve bize karşınızda jüri rolünü eda etmeye izin verdiğiniz için en içten teşekkürlerimi sunarım. Jüri beş ülkeye mensup üyelerden oluşturulmuştur: Irak’tan Dr. Ali Sabah, İran’dan Sn. İhsan Hilmi, Lübnan’dan Sn. Muhammed Said, Kuveyt’ten Sn. Abbas Yusufî ve Mısır’dan Ahmed Suyufî.

“Jüri 50’den fazla belgesel film izlemiş ve bunlar içerisinden 30 film seçip aralarında yarışma düzenlenmiştir. Yarışma dışı kalan filmler de; bu (gördüğümüz) rekabete girilmesini sağlayan teknik standartlar ile açık sanatsal ve bilimsel kriterlere göre olmuştur. Jüri belgesel filmlerin düzeyini yükseltmeye ve teknik ve bilimsel standartlara göre değerlendirme yapılmasına özel özen göstermiştir. Bu sebeple jüri İki Mukaddes Türbe ile işbirliğine geçti ve belgesel filmlerin perspektifi üzerine tartışıp filmlerdeki başarı noktalarını araştırmayı hedefleyerek çalışma atölyesi kurmuştur. Bunun neticesinde yarışmanın sonucunda iyi bir şekilde yapılmış filmler (seçilebildi).”

“Bu tecrübe hepimiz için yararlıydı.Çünkü biz buradaki bazı insanlara öğreteceğimizi düşünüyorduk; ancak biz bu filmlere bakarken çok şey öğrendik. O filmleri izlerken Hz. İmam Huseyn’in ve Kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Onlara selâm olsun) o büyük yolculuğunu yaşıyormuş gibi olduk. Gelecekte de bu deneyim aracılığıyla, Mukades Türbeler’in film yapımının seviyesini üst düzeye çekmeye yönelik gerçekleştirdiği ve İslam ümmetine, özelde de Ehlibeyt’in (Allah'ın selâmı hepsine olsun) ayinlerine hizmet eden bu büyük rolü tekrar görmeyi diliyoruz.”

Akabinde yarışmanın galipleri ilan edilerek ödülleri takdim edildi.

Sonra da festivalin düzenlenmesine katkıda bulunan isimler kürsüye çağrılarak ödüllendirildi.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: