“Vatan ve mukaddes değerler müdafaası fetvasının Irak’a ve Iraklılar’a meyveleri”…

Tarih boyunca çok şey değişse de, değişmeyen bazı şeylerden biri; her çağda ve dönemde, eşi benzeri pek bulunmayan duruşlarıyla tarihe yön veren şahsiyetlerin bulunmasıdır.

Şianın yüce şahsiyetlerinin geçmişine baktığımızda da, ne kadar zaman geçerse geçsin; tarihin asla unutamadığı parlak şahsiyetler görüyoruz.

Allah-u Teâlâ yeryüzünü ve üzerindekileri salihlere miras bırakacağı altın çağa varıncaya kadar sürecek olan

Günümüz tarihine de; yakın uzak, dost düşman herkesin faziletini kabul ettiği bir yıldız ışıldamaktadır. Dağları tuzla buz eden zorluklar karşısında sergilediği yılmaz ve sarsılmaz duruşların sahibi bu eşi benzerine kolay kolay rastlanılmayan şahsiyetlerden biri de hiç kuşkusuz; hem ekini hem nesli bozan ve Irak’ı, tarihi ve uygarlığını çalmaya çalışan; insan görünümlü şeytanlar ve çağımızın haricileri olan sapık DAİŞ (DAEŞ, IŞİD) teröristlerinin şerrinden kurtaran mubarek kifai cihad fetvasının sahibi Yüce Dini Mercîi Ayetullah Uzma Seyyid Ali Huseynî Sistanî’dir (Allah bereketli ömrünü uzatsın).

Necef-i Eşref’teki Yüce Dini Mercîi Seyyid Ali Huseynî Sistanî(Allah bereketli ömrünü uzatsın); Iraklılar’ı Irak’ı, halkını ve mukaddes değerlerini müdafaa etmeye çağırdığı mubarek fetva ile sadece Irak’ı değil, tüm bölgeyi İslam ve insanlık düşmanı cani teröristlerin şerrinden korud.

Bu noktadan yola çıkarak mubarek fetva yayınlanmasaydı Irak’ın ve mukaddes değerlerinin şu andan – Allah korusun – çok daha farklı bir durumda olduğuna kuşku duymaksızın inanan Mukaddes Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi yetkilileri; Tahran’da düzenlenen 23. Uluslar arası Kur’ân İlimleri Fuarı’ndaki Mukaddes Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Standı’nda büyük bir bölümü mubarek fetvaya ve Irak halkındaki yansımalarına ayırdı.

Özel ayrılan bu bölüme mubarek fetvanın farsçaya çevrilmiş metninin yanı sıra; halkın fetva sonrası gönüllü kayıt merkezlerine gösterdiği ilgiyi ve Haşd-i Şabî (Gönüllü Halk Toplulukları) ile Irak Güvenlik Güçleri’nin mubarek fetvanın çıkışı sonrası kaydettiği büyük zaferleri gösteren video klipler yer aldı.

Bu bölüme fuar konuklarının genelinin yanı sıra İranlı din adamları, entellektüeller ve siyasetçiler de özel ilgi gösterdi. Olumlu izlenimler bıraktığı belirtilen bölümde konuklar; fetvanın hedeflerini ve amaçlarını dinleyip bilgi aldı. Zira konukların çoğu, dünyanın birçok yerinde olduğu gibi; fetvayı tersdüz ederek anlatan medya araçlarından ya da yarım yamalak dinlemiş olduğu için eksik ya da yanlış bir intibaya sahipti. Stand yetkilileri Yüce kara propaganda ve iftiralar yağmuruyla Dini Merceiyet’in üzerine yapıştırılmaya mezhepçilik yaftasının gerçekdışılığını konuklara anlattı. Şayet Yüce Dini Merceiyet mezhepçilik fitnesinin peşindene kapılıp gitseydi; İslam aleminin ve en başta da Şii Müslümanlar’ın en mukaddes değerlerinden olan Hz. İmam Ali Hadî ile Hz.İmam Hasan-ı Askerî’nin (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) Mubarek Kubbesi’ne gerçekleştirilen terör saldırısı ya da daha sonra aynı Mukaddes Ziyaretgâh’ın Mubarek Minareleri’ne gerçekleştirilen terör saldırısı sonrası böyle bir cihat fetvası yayınlardı. Ancak Yüce Dini Merceiyet asla Irak’ı kasıp kavuran o fitne ateşine körük olmadı; aksine Iraklılar arasında fitne ateşinin alev alev yandığı sırada ortamı yatıştıran ve ateşi söndürenlerin en başında geldi. Yüce Dini Merceieyet ancak tüm Iraklıları hedef alan ve ekini de, nesilleri de bozan caniler çıkınca cihad fetvası yayınladı. Iraklılar’ı Irak’ı ve Irak’ın mukaddes değerlerini korumaya çağırdığı bu mubarek fetva vesilesiyle neredeyse yok olmaya yüz tutan Irak’ı koruyup çok daha fazla kanların, canların ve namusların çiğnenmesinin ya da toprakların işgal edilmesinin önüne geçti. Şayet Yüce Allah bu mubarek Merceiyet (Allah ömrünü uzatsın ve onun vesilesiyle kullarını şerlerden korusun) ile lütuf buyurmasaydı; şu anda hem Irak, hem de bölge ülkeleri şu ana dek yaşananlardan çok daha büyük felaketlere ve acılara sahne olmuştu.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: