Seyyid Safî: Tebliğ, Peygamberlerin (a.s.) Görevidir ve Bunda Başarılı Olmak Allah ile Özel Bir İlişki ve İhlas Gerektirir

Mukaddes Hz. Abbas (a.s.) Türbesi'nin Şer'î Mütevellisi Seyyid Ahmed es-Sâfî, tebliğin Peygamberlerin (a.s.) görevi olduğunu ve bunda başarılı olmanın Allah Teâlâ ile özel bir ilişki ve ihlas gerektirdiğini vurguladı.



Bu vurgulama, Mukaddes Türbe'deki Kur'an-ı Kerim İlmî Kompleksi'ne bağlı Necef-i Eşref'teki Kur'an-ı Kerim Enstitüsü'nün denetimindeki dinî ilimler talebeleri için düzenlenen Kur'an projesi kapanış törenindeki dersi sırasında gerçekleşti.



Seyyid es-Sâfî, konuşmasının başında geçen Ramazan ayında tebliğ görevini yerine getiren, insanların şer'î hükümleri öğrenmesi için zamanlarının çoğunu harcayan herkese ve yıl boyunca büyük çaba gösteren Mukaddes Türbe'deki Kur'an-ı Kerim İlmî Kompleksi personeline teşekkür etti.



Seyyid Sâfî, tebliğ meselesinin, insanların en erdemlilerinin üstlendiği görevlerin en hayırlılarından biri olduğunu, Allah Teâlâ'nın insanlara dinin ilkelerini öğretmeleri için gönderdiği Peygamberler’in (a.s.) görevi olduğunu vurguladı.

Seyyid Sâfî, yılın belirli zamanlarında özellikle Ramazan ayında tebliğin daha çok talep edildiğini, çünkü bu ayda insanın, bu ayın dışında elde edemeyebileceği bazı bilgileri almak için psikolojik olarak hazır olduğunu açıkladı. Bu ayda Allah Subhânehû ve Teâlâ ile ilişki durumunun, önce nefse sonra genel olarak insanlara yönelmeyi gerektirdiğini belirten Seyyid Sâfî; tebliğciden ister eylem yoluyla, ister söz yoluyla, isterse sözü iletme tarzıyla olsun, insanları dine sevdirmesinin beklendiğine dikkat çekerek, insanın tebliğ amacıyla adım attığında, mesleğin ilkeleri olan bir dizi prensibe sahip olması gerektiğini vurguladı.

relatedinner

Seyyid Sâfî, günlerin hızla geçtiğini ve insanın en büyük kaygısının Allah Teâlâ'nın salih bir kulu olmak için çaba göstermek olduğunu belirtti. Tebliğ hatlarının açık olduğunu ve ister tebliğde, ister tahsilde, isterse de ders öğrenimi ve öğretiminde olsun bunun bir tür gayret gerektirdiğini açıklayarak, kişinin zamanını ders ve tahsilde değerlendirmesi çağrısında bulundu.