“Taze” nahiyesinin DAİŞ tarafından kimyasal gaz yüklü roketlerle bombalandığını hatırlatan Şeyh Zeydî; resmî taraflara ve uluslararası örgütlere bu şehre yaşanan sıkıntıyla eşdeğer hacme sahip heyetler yollamadığı ve bölgeyi felaket bölgesi ilan etmedikleri için sitem ettiklerini ifade ederek sivil toplum örgütleri ve insani kuruluşların da Taze için aktif bir rolü olmadığına dikkat çekti.
Şeyh Zeydî şöyle devam etti: “Bilindiği gibi Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Savaş Tümeni Beşîr kasabasının davasını üstlenmiştir. (Bu yüzden) çok hikaye anlatılır olduğundan operasyonun birçok sebepten ötürü geciktiğini beyan etmek istiyoruz.”
“Esas sebep Türkmenlerin çağlar boyunca mazlum olmasıdır. Bunu Beşîr kasabasında açıkça (yaşadık).”
(Diğer sebepler)
- - Merkez ve Bölgesel Yönetime bağlı bekçiler (Peşmerge) arasındaki koordinasyon zayıflığı
- - Başbakandan (Beşîr’in) özgürleştirilmesi konusunda da kararlı olmasını beklerdik
- - Haşd-i Şabî yapısı istenen seviyede hazır bulunmamıştı
“Bu operasyonda Ortak Operasyonlar Komutanlığı ile yüksek düzeyde bir koordinasyonumuz vardır, bize yüksek seviyede bir destek sunmaktadır ve ihtiyaç duyduğumuz desteği sunmaktadır. Dicle Operasyonlar Komutanlığı da Tümen’i kendi bölgelerindeki birlikler bünyesinde yaymış ve gerekli desteği sunmuşlardır. Kendilerine bu duruşlarından ötürü teşekkür edilmektedir.”
“Ahde Vefâ operasyonunun üç aşaması uygulanmıştır.
Birincisi: Stratejik öneme sahip Tel Ahmed özgürlüğüne geri kavuşturulmuştur.
İkincisi: Beşîr kasabasının batı yakası özgürlüğüne geri kavuşturulmuştur.
Üçüncü: Düşman hatlarının arkasında savunma oluşturulmuştur.”
“Topçu alayı ile roket isnat timinin önemli ve özgül bir operasyonu olmuştur. Bu operasyonda DAİŞ çetelerinin sıkı korunmuş önemli karargâhlarını yerle bir etmiştir. Bu operasyona da “Şehitlerin İntikamı” adı verilmiştir.”
Şeyh Zeydî konferans sonunda operasyonun planlandığı gibi ilerlediğini vurgulayarak çok yakında inşa’Allah Beşîr kasabasının vatanın kucağına geri döneceğini söyledi.