Bir Kerbelâ Panoraması… Erbain ziyareti… Ve milyonların akını…

Hizmet ve matem yerleri kuruldu… Yollar serildi…Gözyaşı zafer sevincine karışıyor…

Milyonlar şan ve şerefin, ölümsüzlüğü ve şefaatin vadisine doğru yürüyor…

Ziyaretçi: İşte Kerbelâ uzaktan belirdi…Burası ümmetin ve devrimin hatırası. Burası zafer bayrağı olmuş bir kanın ve davete icabet eden kitlelerin yurdu…

(Huseynî ikramlar serildi; ziyaretçilerin etrafını sarmaya başladı)

Huseynî hizmet yeri sahibi: Kerbelâ’ya gelen tüm kalabalıkları; Abbas’ın göğsünden hamasetle yükselen bir soluk ve Cabir-i Ensâri’den çıkan bir özlem dolu bir nefes gibi görüyorum; özlemle Şehitlerin Efendisi’nin (O'na selâm olsun) toprağına sarılmak istiyorlar…

Bir çocuk: Buyur ey ziyaretçi!... Buyur ey ziyaretçi!...

Bir Huseynî mersiye: Al gözlerimi ve bakışlarımı… Götür Seccad’ın Babası’na kaydetsin beni… O’nun toprağının mis gibi kokusunu koklayayım… Hizmetkârlarının divanına kaydetsin beni… Geldim yüreğim yana yana… İstiyorum cümle alem görsün beni; kaydetsin beni… Kaydetsin beni…

Şair: Geldim bir kaside yazmaya, kırık kalbim … Ziyaret vakti geldi ama yazılmış değil adım … Yoksa istemiyor mu beni sevdiklerim… Hizmetçiyim, hizmetkârlarınla olmalıyım.. Ey Hürlerin Efendisi, hizmetçilerinle birlikte yazılmalıyım…

Yazar: Birkaç gün yüzyılların sevgisini bir araya getirmeyi, aşkın tüm görkemini kalplere sıkıştırmayı nasıl başarabildi… Bu tarihler; aşıkların susuzluğunu gideren bir çeşme adeta… Sonsuza kadar ilahi aşkın sultanı olarak kalacakların mukaddes kubbelerini görmek için susayan aşıkların vuslat günleri…

Ressam: Fırçamı kurak topraklardan ve tepelerden geçmeye çağıracağım… Huseynî akının başlarını gölgeleyen bulutlara da uğrasın… Böylece tuvalimde tüm insani renkler yer almış olacak… Ve tarihin görüp bildiği en güzel Ehlibeyt (Allah'ın selâmı hepsine olsun) velayeti tablosu olacak…

Mukaddes Haşd-i Şâbi savaşçıları: Selâm olsun sana efendim; Ey Hürlerin Efendisi!... Selâm olsun sana ey fedâkârlığın sembolü!... Aşûra bize fedâkârlığın anlamları öğretti… Bize ölümle ünsiyet bulmanın Sevgili ile buluşmanın yolu olduğunu öğretti…

Mukaddes müdafaa uğruna şehîd olan kahramanlar: Bize doğru gelin ey Kerbelâ torunları… Vallahi bu o Allah’ın büyük fethidir… Bunu ihlaslı salih dostları için seçmiştir… Yakîn üzere ve yeri yerinden oynatan azminizle gelin bize doğru… Bedr’in ve Huneyn’in ümmetine şanlı bir mesaj olun…

Tağutlar: Bu sevginin kökünü neden bir türlü kazıyamıyoruz?... Neden Huseyn’in sevgisini bu gözlerin sahiplerinden sökemiyoruz… Nasıl oluyor da onları engelleyemiyoruz… Durdurulamaz bir dalgayı andırırcasına ilerliyorlar…

Yürüyen aşk selinin damlaları: Hayır Vallahi ey Zehrâ,senin Huseynin’i asla unutmayacağız… Hayır Vallahi ey Zehrâ,senin Huseynin’i asla unutmayacağız…

Şehitlerin Efendisi (O'na selâm olsun): Ben ölümü ancak saadet buluyorum…Sizin gelişiniz ve büyük gamküsarlığınız… Kerbelâ’ya kanın kılıca karşı zaferinin müjdesini veriyor… Allah-u Teâlâ sizleri ihsanda bulunan kimselere verdiği en hayırlı mükafatla mükafatlandırsın…Ve sizleri Ceddim Resûlullah’ın (Allah-u Teâlâ O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) havuzundan içirsin; o içimden sonra bir daha asla susama yoktur…

Milyonlar: Lebbeyke Ya Huseyn (Emrine amadeyiz ey Huseyn!)… Lebbeyke Ya Huseyn!...