Yüce Dini Merceiyet’in zafer hutbesinden: “İzzeti ve saygınlığı uğruna hayatlarını feda edip canlarını bağışlayan şehitlerinin ailelerine bakmayan bir ümmet, iflah olmaz...”

Yüce Dini Merceiyet; geçtiğimiz Cuma namazı hutbesinde Irak’ı ve mukaddes değerlerini müdafaa etmek için toprağı pâk kanları ile sulayıp canlarını feda şehitlerin ailelerine bakmanın ve onlarla ilgilenmenin önemine vurgu yaptı. Şehidin kendisinin Allah-u Teâlâ katında kazandıkları ile bize hiçbir ihtiyacı olmadığını hatırlatan Yüce Dini Merceiyet; onların aileleri ile ilgilenmenin vatanî ve ahlakî bir görev ve boyunlarında bir sorumluluk olduğuna dikkat çekti. Bu meselenin şehitlerin bıraktığı boyun borcunun bir parçası olduğunu hatırlatan Yüce Dini Merceiyet; şehit ailelerinin yaşamsal ihtiyaçlarını karşılama ve onlara saygın, bolluk ve refah içerisinde bir hayat temin edilmesi için çaba sarf edilmesinin zorunlu olduğunu söyledi.

Şehit ailelerine saygın hayatı yaşatacak mali ödeneği sağlamak birinci derecede hükümetin ve milletvekili meclisinin elinde olduğundan bu sorumluluğun birinci derecede hükümet ve parlamentonun boyunda olduğunun altını çizen Yüce Dini Merceiyet; zafer hutbesinde askeri operasyonlarda çarpışırken yaralanan gazileri de unutmadı:

“Irak topraklarını pâk kanları ile sulayıp kanlarından yapılmış kınalarıyla ölümsüzlük cennetine yükselen iyilik dolu şehitlerin hiçbirimize ihtiyacı yoktur. Zira onlar “Muktedir bir hükümdârın katında, doğruluk meclisindedirler” (Kamer 55). Ancak onlara vefânın en alt derecelerinden biri onların ailelerinden olan dul, yetim ve diğerleri ile ilgilenmektir. Onlara bakmak ve onlara konut, sağlık, eğitim, geçim masrafları vb açısından saygın bir hayat temin etmek vatanî ve ahlakî bir görevdir ve hepimizin boynunda eda edilmesi gereken bir haktır. Hayatlarını feda edip canlarını onun izzeti ve saygınlığı uğruna ikram eden şehitlerinin ailesine bakmayan bir ümmet; asla iflah olmaz. Bu görev birinci derecede hükümetin ve milletvekili meclisinin görevidir. Şehit ailelerinin ve özellikle de DAİŞ terörü şehitlerinin ailelerine saygın bir yaşam temin edecekleri mali ödenekler tahsis etmeli ve bunu da genel bütçede yer alan çoğu bendin önüne geçirmelilerdir.”

“Dördüncüsü: DAİŞ teröristlerine karşı savaş, ardında savaş operasyonların katılan binlerce yaralı ve vurulmuş kahraman bırakmıştır. Çoğu tıbbi bakıma muhtaç durumdadır. Başkaları (bir kısmı) de kalıcı engelliliğe düçar olmuşlardır. Bazılarındaki engellilik de tetrapleji (eller ve ayakların felç olması), görme kaybı ve organlarının (el, kol, ayak ya da bacak) kesilmesi gibi ileri düzeydedir. Bu aziz (yiğitler); ilgi ve bakım açısından başkalarından evladır. Çünkü Iraklıların hepsi onlara borçludur. Eğer onlar olmasaydı toprak kurtarılmaz, terör bozguna uğratılamaz ve ne namuslar ne de mukaddes değerler korunamazdı. Buradan (yola çıkarak) onlara saygın bir hayat sağlamak ve mümkün miktarda onları rahat ettirecek araçları temin etmek bir yükümlülüktür (diyoruz). Hem de nasıl bir yükümlülüktür! Hükümet ve parlamento da bunun için gereken ödenekleri temin etmekle ve bunun kadar önemli olmayan başka masraflara bunları tercih etmekle yükümlülerdir.”
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: