Amerika’da kendi türünde bir ilk: Hz.İmam Huseyn’in ve Kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (İkisine de selâm olsun) sancakları New York’ta dalgalanıyor

Hz.İmam Huseyn’in ve Kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (İkisine de selâm olsun) sancaklarının yeryüzünün en ücra köşelerinde dalgalanması şaşılacak iş değildir. Zira Hz.Resûlullah’ın (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) kızının oğlu Hz.İmam Huseyn’in (O’na selâm olsun) sevgisi; yeryüzünün sınırlarını da aşar, semâların da. O’nun kula kulluğa karşı devrimi de yaratılanlar var oldukça kalmaya devam edecektir. İşte o sancaklar bugün; taşıdıkları tüm emarelerle insanoğlunun en son keşfettiği kıtada, tıpkı Kerbelâ’daki Pâk Kubbeler’deki gibi izzetle dalgalanıyor. Rüzgar o sancaklara nakşedilmiş isimleri okurken kalpler de o aşkla ‘Lebbeyke Ya Huseyn… Lebbeyke Ya Abbas…’ diye yankılanıyor…

ve edebiyatında nefretleşme, birbirini öldürme, herhangi bir şiddet portresi ya da yerilmiş türden bir zorlama bulunmadığını anlattı.

Mukaddes Hz.Huseyn ve Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) Türbeleri tarafından İmam el-Hoi (Allah-u Teâlâ sırrını takdis eylesin) Kurumu ile “Araştırma ve Miras için Bilimsel İttifak” işbirliğiyle New York’tak Birleşmiş Milletler Binası’nda düzenlenen Uluslararası Konferans kapsamında İki Mukaddes Türbe heyetinin New York’a gittiğini sizlerle paylaşmıştık.

Bu kapsamda gerçekleştirilen etkinliklerden biri de orada yaşayan Müslümanları kuşatıcı bir şemsiye niteliğinde olan İmam el-Hoi (Allah O'na rahmet eylesin) Müessesesi’nde Hz.İmam Huseyn ile Kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) Mukaddes Ziyaretgâhları’nın Kubbe-i Şerîfeleri’nin sancaklarının dalgalandırılması oldu.

Tören Kur’ân-i Kerîm Tilaveti ve İmam el-Hoi (Allah O'na rahmet eylesin) Müessesesi New York Şubesi Başkanı Şeyh Fadıl es-Sehlanî’nin konuşması ile başladı. Mukaddes Hz.Huseyn ve Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) Türbeleri’ne bu girişimlerinden ötürü teşekkür eden Şeyh Sehlanî şunları söyledi: “Hz.İmam Huseyn ile Kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) Mukaddes Ziyaretgâhları’nın Kubbe-i Şerîfeleri’nin sancaklarının New York’taki Ehlibeyt (Hepsine selâm olsun) aşıklarına ve Ehlibeyt’in (Hepsine selâm olsun) izinden gidenlere, özellikle de İmam el-Hoi (Allah O'na rahmet eylesin) Müessesesi’ne hediye edilmiş olmasının başka bir yere nazaran çok daha fazla sembolikliği vardır. Zira bu kurumun Necef-i Eşref’teki Yüce Dini Merceiyet ile güçlü bir bağı vardır. Sonuçta Ehlibeyt’in (Hepsine selâm olsun) izinden giden müminleri tüm renkleriyle kucaklayıcı bir kurum. Hepsini bir araya getiren payda da Ebu Abdullah Hz.Huseyn ve Kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (İkisine de selâm olsun) sevgisi. Onlar diğer mukaddes makamlara ek olarak bu iki makama son derece bağlılar. Bu yüzden de bu faaliyet; İki Mukaddes Türbe ile her yerdeki Ehlibeyt (Hepsine selâm olsun) mektebi mensupları arasındaki hoş ilişkiyi sembolize etmesi açısından çok şey ile dolu.”

Ardından Mukaddes Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi heyeti başkanı Dr. Riyaz el-Amîdî bir konuşma yaptı. Katılanların gösterdiği büyük etkileşim ve ilgiden ötürü teşekkür ederek söz başlayan Dr. El-Amîdî; Ehlibeyt İmamları’na (Hepsine selâm olsun) yönelik duydukları derin sevgiyi ve samimi bağın Onlar’ın (Hepsine selâm olsun) sevinç ve hüzün münasebetlerini yaşatmakla ifade edildiğini, bu hüzünlerin en başında da Şehitlerin Efendisi’nin (O’na selâm olsun) musibetine duyulan hüznün geldiğini belirtti.

Mukaddes Hz. Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi heyeti adına da heyet başkanı Dr. Talal el-Malikî bir konuşma yaptı. Dr. El-Malikî “Irak’tan bu ülkedeki Müslüman topluluk ile buluşmak için gelmek sevinç vericidir. Çünkü Hz.İmam Huseyn (O’na selâm olsun) her şeyiyle cömerttir. Fırsat bulamadığı için ziyaretine gelme ve pâk eşiğini görerek gözlerini aydınlatma şerefine nail olamamış sevenleri, isteyenleri, aşıklarına karşı da cömerttir. Bu da onlar için bir hediye olmuştur. Hem de ne hediye; Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O’na selâm olsun) Kubbe-i Şerîfesi’nin sancağı.”

Ardından sancaklar birbirinin ardı sıra dalgalandırıldı. Ehlibeyt (Hepsine selâm olsun) dostları ellerini açıp dua etti; Ehlibeyt’in (Hepsine selâm olsun) başlarına gelen, Allah’ın yeryüzündeki nurunu söndürüp İslam’ı doğru yoldan saptırmayı isteyen zalim yöneticilerin eliyle işlenen musibetleri anarak göz yaşı döktü. Ardından Aşûra matemi merasimi başladı. Matem merasimi şehirdeki ve başka şehirlerden gelen Müslüman toplulukların büyük etkileşimine sahne oldu. Böylelikle Hz.Zeyneb-i Kübra’nın (O’na selâm olsun) zalim Yezid’e (Allah’ın laneti üzerine olsun) söylediği ölümsüz sözü “Allah’a yemin olsun ki ne bizim hatıramızı ortadan kaldırabileceksin ne de vahyimizi öldürebileceksin” bir kez daha doğruluğunu kanıtladı.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: