Zarîh-i Şerîf’in bu özel giysisinin dört tarafında özel yazılar yer alıyor:
- - Zarîh-i Şerîf’in kapı tarafına “Ey Fatımî hanımefendilerin örtüsünün hamîsi” yazısı yazılmıştır. Altın Efrîz üzerine konan bu yazıya ek olarak tavanına da “Selâm olsun sana ey dertlerin derman bulduğu kapı (Bâb-el Havaic)” yazılmıştır.
- - Kıble tarafına ise “Selâm olsun sana ey Allah’a, Resûlü’ne, Müminlerin Emîri’ne, Hasan’a ve Huseyn’e itaatkar olan salih kul!” yazılmıştır. Tavanına ise “Selâm olsun sana ey Kerbelâ’nın susuz kalan kimselerinin sakîsi” yazılmıştır.
- - Kıblenin tam karşı tarafında ise “Selâm olsun sana ey Müslümanların ilki, imanda en öncesi ve Allah’ın dini hususunda en sağlam olanının oğlu!” yazılmıştır. Bu ifadenin üstünde de Selâm olsun sana ey Kerbelâ’nın susuz kalan kimselerinin sakîsi” yazılmıştır.
- - Zarîh-i Şerîf’in kapısının tam karşı tarafındaki tarafa ise “Selâm olsun sana ey Haşimoğulları’nın Dolunayı” yazılmıştır. Bu ifadenin üzerinde ise “Selâm olsun sana ey alemdâr!” yazılmıştır.
Bu ifadeler sarı renkle renklendirilmiş olup etrafları desenlerle süslenmiştir.
Aşûra’ya özel matem dekorasyonu sadece Zarîh-i Şerîf ile kısıtlı kalmadı elbette. Mukaddes Hz.Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’nin tüm revakları ve duvarları hüznü ifade eden çalışmalarla doldu. Farklı farklı ebatlardaki bu çalışmalarda Aşûra hatırasının hüznünü yansıtan birbirinden farklı ifadeler yer alıyor. Ayrıca Pâk Ziyaretgâh’ın minareleri de; üzerlerinde Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah’ın selâmı üzerine olsun) lakaplarının hüsn-ü hat sanatıyla yazılmış olduğu siyah kumaşlarla kaplandı.