Aşûra Durakları: Esîr Edilmiş Peygamber Soyu Kûfe’den Şam’a götürülüyor…

Esîrler Kervanının yolculuğunun birçok trajik durağı vardır. Hicri 61 yılında Muharrem-i Haram ayının on yedinci gününde Hz.İmam Huseyn’in ve Kerbelâ şehitlerinin (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) esir edilen aile efradından oluşan Esirler Kervânı Kufe’den Şam’a doğru hareket etti. Kervanın önünde de şehitlerin başları mızraklara takılmıştı. En önlerinde de Hz.İmam Huseyn’in (Allah’ın selâmı üzerine olsun) başı vardı.

Vahyin yetiştirdiği Nübuvvet Hanedânının hanımefendileri, Kûfe’de kaldıkları sürece binbir türlü belâ yaşamıştı. Hem hapsedilmenin ve düşmanın sevinç şamatasının acısını, hem de yürek burkan esaret zulmünü yaşamışlardı. Şimdi ise emir gelmişti, Şam’a Yezid’e götürüleceklerdi. Mercâne’nin oğlu emir vermişti; Allah Resûlü’nün (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) evlatlarının ve dostlarının başları Şam’a götürülecekti. Kûfelilerin yaşattıklarını Şamlılara da yaşatacaklardı. Halkın kalplerini korkuyla doldurmak ve onlara Emevîlerin Hz. Peygamber Soyu’na karşı galip gelecek güçte olduğunu göstermek istemişlerdi. Pâk soyun efradının başlarını gezdirenlerin başındaki caninin adı Zuheyr b. Kays el-Cufî idi. Pâk hanımefendileri esir olarak gezdirmekten sorumlu iki alçağın adları ise şöyleydi: Kureyşli Mahfar b. Sâlebe ve Şimr b. Zilcevşen. Hanımlar iplerle bağlanmış ve zorla develere bindirilmişti. Peygamber emâneti ve gelinlerine yapılan o zalimce muameleler ise yürekleri paramparça edan cinstendi.

Esirler kervânı işte öyle bir halde Kûfe’den Şam’a gitti. Önde Hz.İmam Huseyn’in, hane halkının ve dostlarının (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) kopuk başları vardı. Çünkü bedenleri Kerbelâ çölünde bırakılmış ve atlarla üzerleri çiğnenmişti. Başların arkasından ise Hz.Peygamber’in (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) dul kalan gelinleri ve yetim kalan gelinlerinin yer aldığı; kadın ve çocuklardan oluşan bir esaret kervanı geliyordu. En başlarında da Kerbelâ Kahramanı ve Ebu Taliboğullarının Hanımefendisi Hz.Zeyneb-i Kübra (Allah’ın selâmı üzerine olsun) vardı. Yanında ise kardeşinin oğlu Hz.İmam Zeynelabidîn (Allah’ın selâmı üzerine olsun) vardı. Elleri zincire vurulup boynunda birleştirilmişti. Hepsi ne eyer ne de ayak koyacak yer olmadan develere bindirildiler. Esirler Kervanı çölü yara yara Şam’a doğru ilerliyordu.

Şunu da ifade edelim: Hz.İmam Huseyn’in (Allah’ın selâmı üzerine olsun) kıyamının gerek şahadeti öncesi gerekse de sonrasında çok sayıda durağı olmuştur. Bu duraklardan biri de Nübuvvet Hanedânı’na mensup Esirler Kervanı’nın Şam’a ulaşmasıydı.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: