“Bâb-el Hevâic” Hz.İmam Musa Kâzım’ın (a.s.) şahadeti hatırası üzerine…

Receb-i Asabb ayının yirmi beşinci günündeyiz. Bu günde Allah Resûlü’nden (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) sonra itaatleri farz olan On iki Masum Ehlibeyt İmamı’nın yedincisi Hidayet Önderi Hz.İmam Musa Kâzım (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) şehîd olmuştur.

Hz.İmam Kâzım (Allah’ın selâmı üzerine olsun) hicretin 183. senesinde (186 diyenler de olmuştur) Receb-i Şerîf ayının yirmi beşinci gününde elli dört ya da elli beş yaşında şehîd olmuştur.

Hz.İmam Musa b. Cafer (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) niteliklerini anlatan birçok lakaba sahiptir. Çok yumuşak huylu olduğu için “Kâzim-ul Gayz/Öfkesini Yutan”, çok ibadet ettiği için “Abid”, pek takvalı olduğu için “Takî”, Yüce Allah katındaki makamı vesilesiyle dilek ve ihtiyaçlar karşılandığı için “Bâb-ul Hevâici İlellah/Allah’a ihtiyaç (açma) kapısı” lakaplarıyla anılmıştır. En meşhuru “Kâzım”dır. Abbasî yöneticilerinin muhtelif türlerden baskılarına ve istismarına hiçbir şekilde teslim olmayan Hz.İmam Musa Kâzım (Allah’ın selâmı üzerine olsun); İslam’ın asıl mesajının korunması, ümmetin kimliğinin muhafazası ve hak dinin ilimlerini tahsil edip dört bir yana yayan salih kimseleri korumak için nice eziyetlere göğüs germiştir.

Hz.İmam Kâzım (Allah’ın selâmı üzerine olsun) bu uğurda çok çetin baskılara, zifiri karanlık zindanlara, türlü türlü işkencelere ve yıpratıcı muameleye maruz bırakılmıştır. Abbasî rejiminin hakimi Harun; Hz.İmam’ı (Allah’ın selâmı üzerine olsun) yıldıramayınca hazreti katletme kararı aldı. Bunun için Sindi b. Şahik’e Hz.İmam (Allah’ın selâmı üzerine olsun) zehirlemesi talimatı verdi. O alçak da emre uydu ve İslam tarihinde işlenmiş en iğrenç cinayetlerden birini işlemek için hazırlıklara başladı.

Sindî bunun için hurma getirip içlerine öldürücü bir zehir koydu. Hz.İmam (Allah’ın selâmı üzerine olsun) orucunu açmak için geldiğinde ona bu zehirli hurmaları takdim etti. Hazret bunlardan on tane yiyince Sindî “Daha çok ye” dedi. Hazret bunun üzerine Sindî’ye bir bakış fırlatıp şöyle buyurdu: “Bu sana yeter, istediğin şeye ulaştın şimdi.”

Hazret zehirli hurmaları yedikten hemen sonra zehir mübarek bedenini çepeçevre sardı ve her tarafını ağrılar sardı.

Akabinde hazret şahadet şerbetini içti ve Yüce Allah’a can emanetini teslim etti. O’nu yitiren Dünya âlemini karanlıklar kapladı, O’na (Allah’ın selâmı üzerine olsun) kavuşan Ahret âlemi Kâzımî nurlarla aydınlandı…

Doğduğun günde, şehîd olduğun günde ve yeniden diriltileceğin günde sana selâm olsun ey Allah Resûlü’nün (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) evladı!

Allah’ın salât ve selâmı Hz.İmam Musa Kâzım’ın üzerine olsun!...
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: