“Hz.Zeyneb-i Kübra’nın (Allah’ın selâmı üzerine olsun) yeni Zarîh-i Şerîfi’ni yapmak üzere başkalarının değil de Mukaddes Hz.Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’nin görevlendirilmesinin ardında biri manevi ve biri maddi olmak üzere iki sebep yatmaktadır.”
“Maddi sebebe gelince: Mukaddes türbeler için Zarîh pencerelikleri üretimine yönelik özel bir fabrikası olan tek taraf, Mukaddes Hz.Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’dir. Bu da Şerî Mütevellî’nin (İzzeti daim olsun) hikmet ve talimatları sayesinde olmuştur. Zira kendileri bize sürekli “Irak’ta üretilmiştir” ifadesini geri getirmeye ve bu imzanın hakkını vermeye teşvik etmişlerdir. İşte bugün Irak, tarihi boyunca ilk defa; üstünde ‘Irak’ta üretilmiştir’ yazan böyle büyük bir başarıyı dışarıya ihraç etmektedir. Bu yeni Zarîh-i Şerîf; mukaddes mekânların yapımında kullanılan altın, gümüş, ahşap vb malzemeler açısından diğerlerinden farklı değildir. Ancak tasarımı orijinaldir ve Zarîh yapımı dünyasında yenidir. Buna ilaveten bünyesinde yer alan incelikle yapılmış harika nakışlar tasarımcı Dr. Emîn Nurî’nin imzasını taşımakta olup topyekün tasarımı Bağdat’taki Güzel Sanatlar Fakültesi (Külliyet-il Funûn-il Cemîle) tarafından yapılmıştır. Bünyesinde yer alan hat işleri ise Irak Hattatlar Cemiyeti Başkanı Hat Sanatçısı Dr. Ramazan Behiyye’nin olup iç kısmındaki işlemeler de üstat Hüsam Revzân tarafından yapılmıştır. Baştan sona kadar sadece Iraklılar tarafından üretilen ve uygulanmıştır. Çünkü üretim ve uygulama Mukaddes Hz.Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Genel Sekreterliği Zarîh Pencerelikleri ve Kapıları Üretim Bölümü ekibi tarafından gerçekleştirilmiştir.”
“Bu şaheserin yapımının tamamlanmasının 30 ay sürmesi kararlaştırılmıştı. Ancak anlaşmada yer alan süreden önce 21 ayda yapımı tamamlandı. Bu da projede çalışan kardeşlerimizin ihlası ve fedâkarca sarf ettikleri emekler sayesinde olmuştur. Ancak bu serüvende engellerle karşılaşılmadığı anlamına gelmemektedir. Zira Sac türü doğal renklere sahip ahşap malzemelerin vb malzemelerin Irak dışından ithal edilmesi sürecinde engellerle karşılaşıldı. Ancak Mukaddes Hz.Abbas (Allah’ın selâmı üzerine olsun) Türbesi yönetiminin verdiği sınırsız destek sayesinde tüm engellerin üstesinden gelinebildi. Yeni Zarîh-i Şerîf’in yapımında işte şu malzemeler kullanılmıştır:
- - Sac ahşabının tüm türleri.
- - Yaklaşık 3000 Kg paslanmaz çelik
- - Yaklaşık 2000 Kg Bakır
- - Yaklaşık 500 Kg gümüş.
- - Yaklaşık 5 kg altın.
- - 1100 derece Santigrat’ta üretilmiş cam emaye
- - Şazrevan adı verilen kısımda ve zeminde Onyx türü mermer.
Bu başarının tamamlandığını gördükten sonra yaşanan duyguları anlatmaya kelimelerin gücü yetmiyor. Akıllar hayret etmiş, kalpler aşkla coşmuş vaziyette. Adeta bir rüya gerçek olmuş. Ancak yine de bir çift sözü söylemesek olmaz:
İlki: Bize bu mübarek hizmeti lütf ettiği için noksan sıfatlardan münezzeh olan Yüce Allah’a şükür, hamd ve senâ olsun!
İkincisi: Yaptığı kefâletle âlemi hayretler içerisinde bırak Suyun Efendisi’ne teşekkür ederiz. Zira bizleri kendisine hizmetkâr kabul etmiş, hizmetiyle ve onun müşerref ismine hizmetkâr sıfatını taşımakla şereflendirmiştir.
Üçüncüsü: Şerî Mütevellî Seyyid Ahmed Safî’ye (İzzeti daim olsun) Mukaddes Türbe’yi hikmetle yönetmesi, mukaddes türbe bünyesinde potansiyel sahibi herkese ve özgün projelere sınırsız desteği ve bu hizmette onun takımında yer alabildiğimiz için teşekkür ederiz.
Dördüncüsü: Mukaddes Türbe Genel Sekreterliği’ne desteği ve ihlaslı çalışanlarına teşviğinden ötürü teşekkür ederiz. Aynı şekilde Zarîh Pencerelikleri Yapım Bölümü’ne destek olan tüm bölümlere teşekkür ederiz.
Beşincisi: Hz.Zeyneb-i Kübra’nın (Allah’ın selâmı üzerine olsun) türbesinin yöneticilerine ve yeni Zarîh-i Şerîf’in yapımının maliyetini bağışlayan kardeşimize Zarîh Pencerelikleri ve Kapıları Yapımı Bölümü’nün liyakatine güvendiklerinden ötürü teşekkür ederiz. Yüce Allah hamdolsun ki kardeşlerimiz bu güvenin ve sorumluluğun hakkını verebildiler.
Altıncısı: Başta tasarımcı Dr. Emîn Nurî, Hattat Dr. Ramazan Behiyye, mozaik üstatı Hüsam Ramazan Behiyye, üstat Ali Saffar ve Mühendis Ali Sellûm olmak üzere Yeni Zarîh-i Şerîf’in altından ipliklerle nakşını yapmakla şereflenen herkese teşekkür ederiz. Zarîh Pencerelikleri ve Kapıları Bölümü’nün yönetiminden çalışanlarına kadar istisnasız tüm üyelerine zarîf, samimi ve yaratıcı dehalarını sergiledikleri emeklerinden ötürü teşekkür etmeyi bir borç biliriz.
Son olarak şunu demek isterim:
Ey Seyyidem, ey Örtülü Hanımların Medâr-ı İftihârı!
Ey pâk anası Hz.Zehrâ’dan sonra yeryüzünün iffeti, şerefi ve hanımların izzeti!
Ey Sabır ve İman Dağı!
Bizler suçlarımızı yüklendik, değersiz bir sermaye ile geldik, öyleyse sen de hakkımızı tam ölçerek ver ve bize bağışta… Bize Annen Zehrâ’nın, Baban Kerrâr’ın, Deden Muhtâr’ın ve ağabeylerinin (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) şefaâtiyle bağışta bulun; zira Yüce Allah bağışta bulunanları sever…
(Son kısımda Yusuf Sûresi’nin 88. Ayetindeki duaya atıfta bulunulmaktadır – Editör)