Gadîr-i Hum Bayramı’nın en önemli amelleri

Yüce Allah’ın en büyük bayramı ve Âl-i Muhammed (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) bayramıdır. Yüce Allah peygamberimizi elçi olarak gönderdiğinden beri Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) bu günü bayram olarak kutlamış ve hürmetini muhafaza etmiştir.

Bu müşerref güne özel birçok amel zikredilmiştir. Bunlardan en önemlileri şunlardır:

İlki: Oruç. Altmış yıllık günahlara keffarettir. Kıyamet gününe dek oruç tutmaya, yüz hacca ve umreye bedel olduğu rivayet olunmuştur.

İkincisi: Gusül.

Üçüncüsü: Müminlerin Emîri’nin (O’na selâm olsun) ziyareti

Dördüncüsü: İkbal kitabında rivayet edilen Allah Resûlü’nün (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) korunma duasını okumak.

Beşincisi: İki rekat namaz kılıp secde etmek ve Allah’a (Azze ve Celle) yüz defa şükretmek. Ardından da başını kaldırıp bir kez daha secde etmek ve Mefâtih-ul Cinân kitabında geçen ve “Allah’ım senden diliyorum, Sana hamd olsun, Senin ortağın yoktur…” diye başlayan duayı okumak.

Sonra bir kez daha secde edip yüz defa Allah’a hamd etmek ve sonra Yüce Allah’a yüz defa şükretmek. Rivayetlerde bunu yapan kimsenin Allah Resûlü (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) ile Gadîr-i Hum gününde hazır bulunup biat eden kimse gibi olacağı vb birçok fazilet zikredilmiştir. Bu namazın güneşin zevâl vaktinde (gün ortasına yaklaştığı vakitte) kılınması daha faziletlidir. Zira Gadîr-i Hum gününde Müminlerin Emîri’nin (Allah’ın selâmı üzerine olsun) velayetinin ilanının bu saatte gerçekleştiği rivayet edilmiştir. Namazın ilk rekatında Kadir ve ikinci rekatında da Tevhid Sûresi okunması da daha faziletlidir.

Altıncısı: Gusül alıp zevâl vaktinden yarım saat önce namaz kılmak. (Fakîhlerin belirttiğine göre guslün abdest yerine yeterli olduğu sabit değildir, ilaveten abdest alınmalıdır – Editör) Her rekatta Hamd sûresi, On bir kez İhlas Sûresi, on kez Ayet-el Kürsî ve bir kez Kadir Sûresi okunmalıdır.

Yedincisi: Nudbe duasının okunması.

Sekizincisi: Seyyid İbn-i Tavûs’un Şeyh el-Mufîd’den nakledildiği ve Mefâtih-ul Cinân’da “Allah’ım Peygamber’in Muhammed’in ve Velîn Ali’nin hakkına senden diliyorum…” diye başlayan duayı okumak.

Dokuzuncusu: Kişinin buluştuğu mümin kardeşlerini tebrik etmesi.

Onuncusu: Yüz defa “Dinin kemâlini ve nimetin tamâmını Müminlerin Emîri Ebu Talib’in (O’na selâm olsun) velâyeti kılan Allah’a hamdolsun” demek. (Bkz. Mefâtih-ul Cinân)

Güzel elbiseler giymek, süslenmek, hoş kokular sürünmek. Sevinç göstermek. Müminlerin Emîri’nin (Allah’ın selâmı üzerine olsun) taraftarlarını sevindirmek, onları affetmek, işlerini görmek, Sıla-i Rahim yapmak, aileye harcama yapmak, müminlere yemek vermek, oruçlulara iftar vermek (ya da müstehap oruçlarını bozdurmayı teklif etmek), müminlerle tokalaşmak, onlarla ziyaretleşmek, yüzlerine gülümsemek, onlara hediye göndermek, Yüce Allah’a en büyük nimet olan Velâyet nimetinden ötürü şükretmek, Hz. Muhammed’e ve soyuna (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) çokça salât elemek, bolca ibadet etmek gibi birçok müstehap amel vardır. Bu günde mümin bir kimsenin mümin bir kardeşine verdiği bir dirhem başka günlerde verilen yüz bin dirheme denktir. Bu günde müminlere emek vermek ise Peygamberlere ve Sıddîyk’lara yemek vermek gibidir.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: