Şahadetin Baharı Festivali konukları, Hz. İmam Huseyn’e oğlu Hz. İmam Seccad’ın (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) doğumu münasebetiyle tebriklerini sunup Mukaddes Ziyaretgâh’ın özel marşını okudu

Ayin-i Şerîf
İbadet edenlerin Ziyneti (Zeynelabidîn) ve Secde Edenlerin Efendisi (Seyyid-us Sacidîn) Hz. İmam Ali bin Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) mubarek doğumu münasebeti ve 11. Uluslar arası Şahadetin Baharı Kültür Festivali etkinlikleri üçüncü gün etkinlikleri kapsamında Mukaddes Hz. Huseyn (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’nde özel ayin-i şerîf düzenlendi. Mukaddes Hz. Huseyn (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’nin tüm çalışanlarınca düzenlenen ve değerli ziyaretçilerin de katıldığı ayin-i şerîf Kur’ân-i Kerîm tilaveti ile başladı. Akabinde Mukaddes Hz. Huseyn (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Genel Sekreteri Sn. Şeyh Abdulmehdî Kerbelâî öne çıkarak bir konuşma yaptı. Ayin-i şerîfe katılan büyük kitleye Hz. İmam Zeynelabidîn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) doğumu münasebetiyle tebriklerini arz eden Şeyh Abdulmehdî Kerbelâî konuşmasında ayin-i şerîf’in önemine ve değerli ziyaretçiler ile Ehlibeyt (Allah'ın selâmı hepsine olsun) aşıkları tarafından gördüğü beğeniye değindi.

“Bu ayin-i şerîf, kulluğun Allah- u Teâlâ’ya yönelik olması noktasından yola çıkmıştır. İnsanın varlığının da bu kökene dayalıdır.İnsanın kemal sıfatlarının başlangıç noktaları Allah-u Teâlâ’ya kulluk temeline dayalıdır. Kur’ân-i Kerîm sabır ve Allah-u Teâlâ’ya şükür sıfatlarına değindiğinde, bize Allah-u Teâlâ’nın kulluğu sıfatını takdir etmektedir. Namazda okuduğumuz teşehhüd (kelime-i şahadet) bile; önce Hz.Peygamber’in (Allah-u Teâlâ O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) kulluğunu öne geçirmiş, sonra da risalet (resul) makamına şahitlik ettirmektedir.”

“Kulluğun insanın kemalinin başlangıç noktası olduğuna odaklanmak ve kulluğun Allah-u Teâlâ’ya olduğunu beyan etmek için kulluk sıfatı çok sayıda ayette öne geçirilmiştir. Bu noktadan yola çıkarak Mukaddes Türbeler’de çalışan herhangi bir hizmetkâr mensuplara bu kavramını çok sağlam bir zemine oturtarak anlatıyor ve insanın gaflet musibetine düşmesine karşı bunu onlar için açıklayıp netleştiriyoruz. Bu ibadet (ayin-i şerîf) de bu sebeple; bu Mukaddes Türbeler’deki vazifenin ve çalışmanın başka yerlerdeki gibi yalnızca bir iş olduğunu değil Allah-u Teâlâ’ya kulluk hali olduğunu beyan etmek için gelmiştir. Böylelikle hizmetkârın zihninde kendini başka işyerlerinde çalışıyormuş gibi bir intiba uyanmasın ve Allah-u Teâlâ ile bağlantılı bir kulluk, sulûk (manevi yolculuk) ve amel halinde olduğunu idrak etsin (istiyoruz). Aynı şekilde buradaki hizmetkâra; buraya aidiyetin şerefi ve bu mekanda çalışmanın şerefi Allah-u Teâlâ’ya kulluk ile olduğunu beyan ediyoruz. Burada hizmetkâr oldukları zaman başkalarının yanında şerefli ve insanların nezdinde saygıdeğer ve onurlu kimseler olmaktadırlar.”

“Bizler her gün bu ayin-i şerîf’i düzenleyerek biat tazeliyoruz ki; hizmetkârın nezdinde (bu bağ) derine yerleşmiş ve sapasağlam olsun, bu kavramlar da hem gidişatı, hem çalışmaları hem de ahlakını yenilesin ve bu mukaddes mekândaki çalışmasının çıkış noktası Allah-u Teâlâ ile bağlantılı olsun. Bu ayin-i şerîf Hz. İmam Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) ziyareti ile başlamaktadır. Bu ziyaret de Hz. İmam Huseyn’in (Allah'ın selâmı üzerine olsun) yardımına hazır oluşa vurgu yapılmaktadır. Akabinde de o günün çalışma programı beyan edilmektedir. Sözlerimizin sonunda ilmi fazilet sahiplerine ve Şahadetin Baharı Kültür Festivali heyetine katılan heyetlere, Muhammedî nurların günleri olan bu günlerde bize katılmalarından onur ve şeref duyduğumuzu tekrarlamak isteriz.”

İbadet (ayin-i şerîf) festivalin konukları tarafından büyük övgü ve beğeni topladı. Konuklar “Bu ayin-i şerîf ile beş duyu ile algılayabildiğimiz boyutun ötesindeki boyuta intikal ettik. Bu atmosferi yaşayınca insanı melekût alemi sarıyor. Böyle ortamlarda insan Rabbi, Yaradanı, dini ve mirasına geri dönüyor. Bu ortamda insan tarihine bağlanıyor.” dedi.

Ayrıca ayin-i şerîfin sonunda Mukaddes Hz. Huseyn (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’ndeki Kur’ân-i Kerîm Evi’nden mezun olan ve halen Hz.Peygamber’in (Allah-u Teâlâ O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) sünnetine uyarak Kur’ân-i Kerîm hafızlığına devam eden minikler ödüllendirildi.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: