Mukaddes Türbe'nin Kültür ve Düşünce İşleri Bölümü’ne bağlı Resûl-i Azam (s.a.a.) Evi tarafından düzenlenen seminere; Mukaddes Türbe'nin Yönetim Kurulu üyesi Seyyid Leys el-Mûsavî, yetkililer ve bölüm başkanlarının yanı sıra akademisyenler ve konuyla ilgilenen isimlerden oluşan bir grup katıldı.
Etkinlikler Kur’an-i Kerîm tilaveti, Irak millî marşı, Mukaddes Hz. Abbas (a.s.) Türbesi'nin (İzzet Ezgisi) marşı ve şehitlerin ruhlarına Fatiha Suresi'nin okunmasıyla birlikte başladı.
Bölüm Başkanı Seyyid Akîl el-Yâsirî: "Resûl-i Azam (s.a.a.) Evi, her üç ayda bir düzenlenen Siret Buluşması kapsamında, Dr. Serhân Cefât tarafından Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (s.a.a.) Hıristiyan Arap şiirindeki imajı hakkında bir araştırma oturumu düzenlemiştir” dedi.
El-Yâsirî, "Araştırmacı, Resûl-i Azam’a (s.a.a.) övgü konusunda yazan bir dizi Arap şairini masaya yatırdı. Şairleri bir kez dinî açıdan, bir kez de millî açıdan ele aldı. Çünkü Hazret-i Peygamber (s.a.a.) Efendimiz (dini özelliklerinin yanı sıra) Arap (toplumundan geldiği için milli de) bir şahsiyettir" diye ekledi.
Konuşmacı Dr. Serhân Cefât ise: "Seminer, Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (s.a.a.) çağdaş Hıristiyan Arap şiirindeki imajını ele almayı amaçlıyor. Onun imajını hedef alan karalama kampanyasına ve ister Hıristiyan ister Müslüman olsun aşırılık yanlısı kimselere cevap veriyor. (Zira) her iki taraftan da dinî ve mezhepsel sınıflandırmayı aşan ve diğerini olumlu olarak gören şahsiyetler vardır" diyerek, "Sunumda ele alınan Hıristiyan şairlerin sayısı yirmiden fazladır ve hepsi Hz. Peygamber (s.a.a.) sevgisi hakkında kasideler yazmıştır" dedi.
Cefât, dersin Hıristiyan şiirinin coğrafyası da dahil olmak üzere çeşitli konuları kapsadığını açıklayarak, Hz.Peygamberle ilgili övgüleri içeren Hıristiyan Arap şiirinin, çoğunlukla Mısır'da yoğunlaşan modern İslami peygamberiyle ilgili övgülerin aksine, genellikle Suriye ve Lübnan'da yoğunlaştığını belirtti. Bunu bu iki ülkede fikrî özgürlük alanının bulunması, Hıristiyanların oranının yüksek olması ve ayrıca çoğunun Batı ülkelerine göç etmesine bağladı.
Cefât, Kur'an-ı Kerim, Doğu’da Hz. peygamber övgüleri, hadis-i şerif ve İslam tarihi gibi şairleri etkileyen etkilerin çalışılmasına değinerek, "Bu şairlerin Hz. Resûl-i Azam'ın (s.a.a.) şahsiyetini açıklama deneyimine saygı duyuyoruz ve Vatikan Papa'sını karşılayan Yüce Dini Merceiyetimiz’i örnek alıyoruz. Bu karşılama, İslam-Hıristiyan buluşması için bir durak teşkil etmiştir. Bu iki din ve bu iki yöndeki aydınlar arasındaki benzer insani noktaları araştırmak için bu duraktan beslenmekteyiz” dedi.
relatedinner
Konuşmacı, "Mukaddes Hz. Abbas (a.s.) Türbesi'nin bu tür etkinlikleri düzenlemesinin sebebi, Yüce Dinî Merciliğin şer'î temsilcisi olması ve kapsamlı bir insani perspektife sahip olmasıdır. Dolayısıyla o (Yüce Dini Merceiyet), her dinde, her grupta, her millette ve her mezhepte insanlık ve yaratıcılığın her yönünden bahsetmektedir. Mukaddes Türbe birçok kültürel faaliyet düzenlemektedir ve Hz. Peygamber'in (s.a.a.) diğerlerindeki imajı sadece bazı etkinliklerde değil, edebî faaliyetlerde daha fazla ve daha açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. İşte bu nedenle Mukaddes Türbe bu konuyla ilgilenmektedir” diye açıkladı.