Hz. İmam Huseyn’in (O'na selâm olsun) yetîm kızı adına en uzun sofra Beynel Haremeyn bölgesinde

Kerbelâ’lılar ve Hz. İmam Huseyn ile Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) geleneksel olarak Safer ayının bu gecesinde Nübüvvet hanedânı Ehlibeyt’in (Allah'ın selâmı hepsine olsun) Şam harabelerinde yaşadıkları musibetleri anmak için her yıl matem etkinlikleri düzenler ve yaşanan musibetleri yâd ederler. 3 Safer 1437 ( 15 Kasım 2015) akşamı Beynel Haremeyn Meydanı bu etkinliklerden birine sahne oldu. Şam harabelerinde babası Hz. İmam Huseyn’in (O'na selâm olsun) kesik başına duyduğu şiddetli hüzünden dolayı can veren yetim kızı Seyyide Rukayye (Onlar’a selâm olsun) adına kurulan en uzun sofranın adresi Beynel Haremeyn Meydanıydı.

Hz. Rukayye’nin (O'na selâm olsun) faciası hatırası sebebiyle taziye sunmak isteyen ve Hz. Rukayye’nin (O'na selâm olsun) şefaatiyle dileklerine kavuşmak isteyen ziyaretçilerin yoğun bir şekilde etrafına toplandığı sofraya özellikle de hanımlar ve çocuklar büyük ilgi gösterdi. Yeşil renkteki sofraya Hz. İmam Huseyn’in (O'na selâm olsun) küçük yetîm kızının Aşûra gününde ayağına batan minik dikenleri temsil etmek için dikenler yerleştirildi. Sofrada Kur’ân-i Kerîm okunup mumlar yakıldı ve çeşitli matem etkinlikleri düzenlendi.

Rivayetler şöyle anlatmaktadır: Ehlibeyt’in (O'na selâm olsun) Şam harabelerinde kaldığı zamanda Seyyide Rukayye (O'na selâm olsun) rüyasında Babası Hz. Huseyn’i (O'na selâm olsun) gördü. Uykusundan uyanıp şöyle dedi: Babam Huseyn nerde?? O’nu şimdi rüyamda gördüm; çok tedirgindi. Kadınlar onu duyunca ağlamaya başladı. Çocuklar da onlara eşlik etti. Bunun üzerine ağlayışlar yükselmeye başladı. Melun Yezid bunun üzerine uykusundan kalktı ve “Ne oldu?” diye sordu.

Araştırıp soruşturdular ve olanı biteni ona anlattılar. O da babasının başını ona götürmelerini emretti. Müşerref başı getirip onun kucağına koyduklarında onlara: “Ne bu?” diye sordu. “Babanın başı” dediler. Küçük kız ürküp feryat etti, inledi ve iç çekip vefat etti… Hz. Rukayye’nin (O'na selâm olsun) minik kalbi o şiddetli hüzne daha fazla dayanamamıştı. Rabbi ile buluştu; Ceddi Hz.Resûlullah’a ve ninesi Hz. Fatıma Zehra’ya (Allah-u Teâlâ Peygamber Efendimiz’e ve Soyuna salât etsin) zalimlerin ve tağutlarından elinden gördüğü zulümleri haber verdi….

Hz. Rukayye (O'na selâm olsun) H. 61 senesinde Safer ayının beşinci gününde Şam harabelerinde vefât etmiştir. Öldüğü yere defnedilmiştir. Yaşı konusunda rivayetlerde farklılık vardır. Üç, dört ya da dört yaşından biraz büyük olduğu söylenmiştir. “Mealiyyus Sibtayn” kitabının yazarı O’nun Hz. Huseyn’in (O'na selâm olsun) katlinden sonra ilk Haşimîyye’nin (Haşimoğulları’na mensup kız, kadın) O’nun kızı (O'na ve babasına selâm olsun) Şam’daki kızı Rukayye olduğunu söylemiştir.

Allah’ın selâmı Hz. Rukayye’ye,Ceddi’ne, Ninesi’ne, Babası’na, Amcaları’na ve Muhammedî Hanedân’ın tümüne olsun.

Hz. Rukayye’nin (O'na selâm olsun) Kabr-i Şerîfi Şam’da Mescid-i Emevî’nin yaklaşık yüz metre uzağındaki Bab-ul Feradîs’te yer almaktadır. Şam’da çok sayıda meşhur ve eski kapı yer almakta olup bu da onlardan biridir.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: