Seyyid Safî: DAİŞ’e karşı savaş bir var olma savaşıdır. Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) Zarîh’ini yapmak da Iraklı samimi ve vatansever iradenin meydan okumasıdır.

15 Mart 2016 (5 Cemâziyelâhir 1437) Salı günü öğleden sonra düzenlenen Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) yeni Zarîh-i Şerîfi’ni karşılama töreninde konuşan Mukaddes Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi Şerî Mütevellîsi Seyyid Ahmed Safî (İzzeti daim olsun) şunları söyledi: “Bizlere bu mubarek manzarayı bu şerefli ayda; Hz. Zehra’nın (Allah'ın salât-u selâmları üzerine olsun) ayında görmemizi sağlayan Allah’a hamdolsun. Bizler kardeşlerimizin iki yıldır sürekli bir biçimde üzerinde çalıştığı bu çalışmayı sunarak intikamın sahibi Hz. İmam Mehdî’nin (Allah-u Teâlâ şerefli çıkışını yaklaştırsın) gözlerini aydınlatmaya çalışıyoruz. Bunu, Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) Zarîhi’ni Allah’ın en yüce Velîsi’ne takdim ediyoruz.”

“Bu mubarek ve (biraz da) ani yapılan davete icabet ettikleri için burada bulunan kardeşlerimize, değerli efendilere ve ulemâya teşekkür etmek isterim. Gerçekten de bu aziz kardeşlerimizin Hidayet İmamları (Allah'ın selâmı hepsine olsun) ile aralarındaki velayet bağının ne denli yüce olduğunu göstermektedir. Hz.Ebulfazl (O'na selâm olsun) öteden beri ihtiyaçların (karşılandığı) sığınak, hedeflere (ulaştıran) dilek yeridir ve onun huzurunda diz çökülür.”

“Bu çalışma için gerçekten de kardeşlerimiz gecelerini gündüzlerine katarak kesintisiz çaba harcadılar. Sonunda bu yepyeni gıcır gıcır görünümlü örtüye (Zarîh’e) ulaşıldı. Bu mubarek şehrin harika bir şekilde karşıladığı Zarîh-i Şerîf’in ulaşması (çalışmanın) ikinci aşamasıdır. Bu gün düne ne kadar da benziyor. Elli yıl önce bu Zarîh de bu şehrin halkı tarafından karşılanmıştı ve o dönemde Taifenin (Şia dünyasının) mercii Seyyid Muhsin el-Hekîm (Allah O’ndan razı olsun) yardımı ve gözetimi altında yapılmıştı.”

“Ulemâdan ve faziletli efendilerden kendimize güvenmek zorunda olduğumuzu öğrendik. Biz de bilfiil kolları sıvadık ve imanlı, Pâk İmamlar’ın (Hepsine selâm olsun) seven ve Hz.Ebulfazl’ın (O'na selâm olsun) seven bir takım eşliğinde (çalışmalara başladık). Bu çalışma Iraklı samimi ve vatansever yönetimin yaptığı bir meydan okuma mesabesindeydi. Allah-u Teâlâ’ya hamdolsun bu irade kazandı ve bizler bugün gerçekten de görmeyi düşlediğimiz bir manzaraya şahitlik etmekteyiz.”

“Allah-u Teâlâ eğer bizim kalmamızı lütuf buyurursa Müminlerin Emîri’nin (O'na selâm olsun) doğum günü hatırasında sizinle bir randevumuz olacak. Zarîh-i Şerîf’in açılışının o gün gerçekleşeceği kararlaştırıldı. Bizler de o gün ile eşzamanlı olarak yaşanan sevinci daha da (artırmak) için Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) Harem-i Mutahhar’ının Kıble Kapısı’nın da örtüsünü kaldıracağız. Saygıdeğer kardeşlerimiz onun için de gece gündüz büyük emekler sarf ettiler. Bu perde açılışı merasimi de Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) elleriyle karşılaması mesabesinde olacak. Bu müşerref kapının da ziyaretçileri karşılayan bir el şeklinde olmasına dikkat edildi. Belki de bu elin ve bu görüntünün ilk karşılama yaptığı şey mubarek Zarîh olacak.”

“Unutmayın ki bu anlarda; aziz (evlatlarımız), ciğerparelerimiz savaş meydanlarındalar. Onlar sizin duanıza en şiddetli şekilde muhtaçtırlar. Onlara imkanlar elverdiğince sahip çıkmanıza en şiddetli şekilde muhtaçtırlar. Bazı kardeşlerimiz saygıdeğer ve paha biçilmez bedenlerini orada bağışlıyorlar. O bedenler, o eller öpülür. Bazıları da ihtiyaçları olduğu halde cömert elleri ile maddi destek oluyorlar. Sizler aracılığyıla, bu mekân ve bu minber aracılığıyla hepsine büyük,şükran, minnettarlık ve vefâmızı arz ediyorum. Belki de bu ülke için, sevgili Irak’ımız için dökülen kanlar karşısında teşekkür kelimesi hiçbir şey etmiyor.”

Seyyid Safî ayrıca Irak hükümetine ve resmi taraflara çağrıda bulundu: “Asıl ve esas savaşımızın DAİŞ (IŞİD,DAEŞ) ile olan savaş olduğunu unutmasınlar. Bu konuda gafil olmamalılardır. Bu konuda tölerans göstermemeliler ve sürekli gözetleme halinde olmalılardır. Zira bu savaş bizim için bir varoluş savaşıdır. Bu kardeşlerimizin yaptığı çalışma da ülkenin maruz kaldığı tüm meydan okummalar karşı bir meydan okumadır.”

“Ben burda gerçekten de bu Kerîm Zarîh bu güzel haliyle karşımızda duruncaya dek bize bir görüş, bir ilim ve bir fikir ile destek olup yanımızda duran tüm aziz kardeşlerimiz karşısında mahcubum Nakışların bir öncekinde olduğu gibi kalmasını uygun gördük. Sanatsal nişanelerle süslü bir Zarîh. Mukaddes Türbe Genel Sekrterliği de bu nişaneleri muhafaza etmeye özen gösterdi.”

“Kardeşlerimizden ricamizdır ve bu benim şahsen çağrımdır: “Sizler Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) misafirlerisiniz. Bizler de – eğer bizi kabul ederse- sizin duanızla zelîl küçük hizmetkârlar olmanın ötesinde değiliz. Hiç kuşku yok ki misafirin misafir olduğu yerde özel bir nasibi vardır. Bizim kötülüklerimizden geçmesi (onları) affetmesi ve onların üzerlerini örtmesi (amel defterimizden silip bağışlaması) için Allah-u Teâlâ’ya dua edin. Muhakkak ki O duaları işitendir!... Dualarım sizler için ve bu ülkede çokça hayır görmemiz için, güven ve güvenliği görmemiz için; zalimleri, DAİŞ’çileri, teröristleri sürekli zelîl olarak görmemiz için ve saygıdeğer ülkeleri için pazularını esirgemeyen bu bonkör saygıdeğer ülkenin evlatlarını sürekli izzet içinde görmemiz için…”
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: