Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) Zarîh-i Şerîfi’nde ışıldamaya başlayan ilk gümüş parça… (Foto Haber)

Hz.Ebulfazl Abbas’ın (O'na selâm olsun) Zarîh-I Şerîfi’nin parça ve bölümlerinin kurulum çalışmalarının kurulum çalışmaları artan bir ivme ile devam ediyor. 20 Mart 2016 günü ilk gümüş parça yeni Zarîh-i Şerîf’in ahşap iskeletine monte edildi. Montajı yapılan ilk metal parçalar pencereliklerin alt ayakları oldu.



Bu parçalar sadece görüntü ve tasarım itibari ile eski parçalara benziyor. Ancak kalınlığı, kullanılan metalin türü ve ürünün kalitesi açısından eskisine nazaran çok farklı. Bu parçalar da tıpkı yeni Zarîh-i Şerîf’in parçaları gibi 999 ayar saf gümüşün %2 oranında 24 ayar saf altın ile alaştırılması sonucu üretilmiştir. Gümüşün gerçek parlak renginin ortaya çıkarması ve kararmaya karşı uzun müddet boyunca dirençli olmasını sağlayan bu alaşım parçaların hem gücünü hem de mukavemetini arttırıyor.



Zarîh’in alt ayakları 14 adet olup Zarîh-i Şerîf’in çevresine yerleştirilmiştir. Bu ayakların üzerine pencerelerin direkleri dikili olup her bir ayağın kalınlığı en alt noktada 6 mm ve en üst noktada 22 mm’dir. Eski ayaklardan 1’er mm daha kalın olan bu ayaklar toplamda eskisinin altı katı daha kalındır. Bu kalınlık sadece kalınlık katılmasından ibaret olmayıp daha uzun ömürlü olması, çevresel şartlara karşı mukavemet sergilemesi ve kararmaya karşı dirençli olması için daha fazla altın ve gümüş katılarak yapılan özel bir karışımın sonucunda ortaya çıkmıştır.



Direk çiçekleri parçaları ise her bir direğin altında yer almakta olup 18 adettir ve Zarîh-i Şerîf’in tüm direklerinin alt bölümlerinde yer almaktadır. Bu çiçeklerin kalınlığı 2.5 mm; yani eski Zarîh-i Şerîf’teki aynı parçadan 2.5 katı daha kalındır.



Birçok farklı özelliği bulunan bu parçaların öne çıkan bir yönü de kurulum metotlarıdır. Parçalar direğin dışına, dışarıdan görünmeyecek bir şekilde monte ediliyor. Bu da dışarıdan yekpare bir görünüm oluşturarak Zarîh-i Şerîf’in estetiği artırıyor. Parçalar; kalınlığı, profesyonelce üretimi, yüksek kuvveti ve sağlamlığının yanı sıra uzun süren mukavemeti ile de ön plana çıkıyor.

Yeni Zarîh-i Şerîf genel iskeleti ve nakışları açısından eskisinin aynısı olup bazı ek geliştirmeler ve düzeltmeler yapılmıştır. Eski tasarımın aynısında kalınmasının tercih edilmesinin sebebi; Dünya’daki diğer Mukaddes Türbeler’e ait zarihlerden ayrı ve tek oluşudur. Eski Zarîh-i Şerîf’in maliyeti 1964 yılında o dönem Merce-i Âlâ olan Ayetullah Uzma Seyyid Muhsin el-Hekîm (Kuddise Sirruh) tarafından karşılanmış olup Isfahan’ın en maharetli zanaatkârları ve sanatkârları tarafından yapılmıştır.