Kabil Ulemâsı Meclisi: “Eğer insan Allah (Azze ve Celle) korkusunu kalbinden boşaltırsa Yezid gibi, yardımcıları gibi, DAİŞ’çiler gibi, tekfirciler gibi ve onların türevleri gibi vahşi bir kurda dönüşür …”

Seyyid İbrahim Bakîzî
Mukaddes Hz. Huseyn ve Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) Türbeleri Genel Sekreterlikleri tarafından Cennet Gençlerinin Efendisi Hz. İmam Huseyn, oğlu Hz. İmam Zeynelabidîn ve kardeşi Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı hepsine olsun) mubarek doğumlarının yıldönümü münasebetiyle organize edilen ve bu yılki şiarı “Hz. İmam Huseyn (O'na selâm olsun); hürriyetin şiarı ve şahadetin kandili” olan 12.Uluslararası Şahadetin Baharı Kültür Festivali 10 Mayıs 2016 (2 Şaban 1437) Salı günü öğleden sonra düzenlenen açılış töreninin ardından başladı. Açılış töreninde Kabil Ulema Meclisi Başkanı Seyyid İbrahim Bakîzî bir konuşma yaptı. Seyyid Bakîzî’nin konuşmasında şunlar yer aldı:

“Ey aziz Müslümanlar! Hz. Resûlullah’ın (Allah O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) buyruğuna bakınız: “ Ehlibeyt’im tıpkı Nuh’un gemisine benzer; ona binen kurtulur, onun gerisinde kalan helâk olur.” Bu gemiye bakınız. Ona binen kurtuldu. Ama Hz. Nuh’un oğlu dahi olsa hevasına uyup binmediği için helâk oldu. Müslümanlar barış ve güven içerisinde yaşamak istiyorsa mutlaka Hz. İmam Huseyn’in (O'na selâm olsun) yolunu takip etmek zorundadır. Zira Hz. Resûlullah (Allah O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) kendiliğinden konuşmaz. “O, hevâdan (kendi istek, düşünce ve tutkularına göre) konuşmaz. O (söyledikleri) yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.” (Necm 3-4) (Allah O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) şöyle buyurmuştur: “Huseyn bendendir,ben de Huseyn’denim.” Ve yine şöyle buyurmuştur: “Onu seven beni sevmiştir, ona buğz eden bana buğz etmiştir.” (Allah O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) Hz. Huseyn’i (O'na selâm olsun) öperdi. Yolculuktan dönünce Hz. Zehra’dan (O'na selâm olsun) iki oğlunu getirmesini ister ve onları görüp bağrına basmadan evine gitmezdi.”

“Zaman ilerledikçe İslam düşmanları da çoğaldı. Hz. Ümmü Seleme (Allah O'ndan razı olsun) şöyle demiştir: “ Hz. Resûlullah’ı (rüyamda) gördüm. Ağlıyordu ve üzerinde toprak vardı. “Ne oldu ya Resûlallah?” diye sordum. “Az önce evlâdım Huseyn’in Kerbelâ’da katledildiğine şahitlik ettim. Kerbelâ’da bulundum ve evlâdım Huseyn’in katledilişini gördüm” diye buyurdu. Elinde bir sırça şişe vardı. “İşte bu (şişedeki) evlâdım Huseyn’in kanıdır” diye buyurdu.”

“Ey Müslümanlar işte bunlar dış görünüşleri Müslüman ve iç dünyaları küfür olan münafıkların dalavelerinin (neticesidir). Yoksa İslam’a bağlı olan birisinin Hz. Resûlullah’ın (Allah O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) her zaman tatlı davranışlarının ve öpüşlerinin yeri (odağı) olan bir varlığı öldürmek için saldırması mümkün olabilir mi? Bir Müslüman böyle bir şeyi tasavvur edebilir mi? İşin gerçeği; insan eğer kalbini Allah (Azze ve Celle) korkusundan boşaltırsa Yezid gibi, yardımcıları gibi, DAİŞ’çiler gibi, tekfirciler gibi ve onların türevleri gibi vahşi bir kurda dönüşür.”

“Müslümanlar bugün birleşmek zorundadır. Zira Allah-u Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Ey iman edenler! Hep birden (Allah'a) teslimiyet içine girin…” (Bakara 208). Şii ile Sünni’yi birbirinden ayırmayıp üstünlüğü şöyle kılmıştır: “Hiç şüphesiz Allah katında sizin en yüce olanınız, takvaca en ileride olanınızdır.” Böylece İslam ümmeti İslam düşmanlarının fitnelerinden güvende olur.

“Noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah-u Teâlâ’dan bu ayetlere göre amel edenlerden olabilmeyi niyaz ederiz. Böylece kurtuluşa erenlerden oluruz. Zeyd b. Erkam’dan şöyle rivayet olunmuştur. Hz. Resûlullah (Allah O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) şöyle buyurdu: “Ben sizin aranızda iki şey bırakıyorum; eğer onlara sıkı sıkıya tutunursanız asla sapmazsınız; (onlar) Allah’ın kitabı ve itretimdir (zürriyetimdir)” Son olarak bize davet edenlere teşekkür ediyorum. Çünkü ben çok zaman önceden Irak’taki Mukaddes Türbeler’i ve İmam Ebu Hanife’nin kabrini görmeyi iştiyakla bekliyordum. Onların bu çalışmayı devam ettirebilmelerini ve bunun gibi konferansları başka ülkelerde düzenleyebilmelerini temenni ediyorum. Böylece Müslümanlar Ehlibeyt’in (Hepsine selâm olsun) şanına tazimde bulunabilir. Zira Ehlibeyt tüm Müslümanlarındır.”
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: