Mukaddes Türbe Hz. İmam Muhammed Cevâd’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) şahadeti hüznü ile karalara büründü (Foto haber)

  1. 220 senesi, Zilkâde ayının sonu… O dönemde “Halife” diye anılan ve Abbasî diktasının baş zalimi Harun oğlu Mutasım; kelimeleri aciz bırakan ve akılları hayrete düşüren bir cinayete imza attı: Allah-u Teâlâ’nın yeryüzündeki hücceti ve Pâk On İki İmamlar’ın dokuzuncusu Hz. İmam Muhammed Cevâd’ı (Allah'ın selâmı hepsine olsun) katletti.

Hz.İmamımız (Allah'ın selâmı üzerine olsun) için ise hayatı boyunca yaşadığı büyük zulüm bitmiş ve kendi sözleri ile “kurtuluş” gelmişti. Hz. İmam Cevâd (Allah'ın selâmı üzerine olsun) atalarından, Onlar’ın da Resûlullah’tan (Allah-u Teâlâ O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) miras aldığı ve Resûlullah’a (Allah-u Teâlâ O'na ve Pâk Ehlibeyti'ne salât etsin) da Allah-u Teâlâ tarafından öğretilen gaybî ilim ile olacakları çok daha önceden haber vermiş ve Memun’un helâk oluşundan iki buçuk yıl sonra şehîd olacağını bildirmişti.

Mubarek dudaklarından dökülen şu sözler; Hz.İmam’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) ilahi vazifesini icra ederken yaşadığı eziyetler ve çektiği çilelerin büyüklüğünü anlatmaya yetiyordu: “Kurtuluş, memundan otuz ay sonradır.” O zalimlerden kurtulacağı için (Allah'ın salât-u selâmları üzerine olsun) ölümü kurtuluş sayıyordu.

Bu yüzden de üçlü bir komplo sonucunda şehîd oluncaya dek (Allah'ın selâmı üzerine olsun) sürekli hüzün ve çileli bir hâlde idi. Mutasım, onun yeğeni ve Memun’un oğlu Cafer ve aynı zamanda Hz. İmamımız’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) eşlerinden biri olan Memun kızı Ümmül Fadl’dan oluşan bu lanetli üçlü aralarında anlaşınca iğrenç planlarını uygulamaya koydular. Mutasım’ın getirttiği öldürücü zehri Cafer de gizlice kız kardeşine ulaştırdı. O (Allah O'na lanet eylesin) da zehri İmamımız’ın yediği üzüme kattı. İmam (Allah'ın selâmı üzerine olsun) zehrin yüzünden şiddetli bir susuzluk hissetti. Ancak o melun kadın İmam’ı (Allah'ın selâmı üzerine olsun) su içmekten alıkoydu. Böylece Hz. İmam Cevâd, tıpkı büyük dedesi Şehitlerinin Efendisi Hz. İmam Huseyn (Allah'ın selâmı üzerlerine olsun) gibi susamış bir halde şehîd oldu. Hz. İmam Muhammed Cevâd’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) dört gözle beklediği “kurtuluş”a kavuştuğu sırada henüz yirmi beş yaşındaydı.

Ehlibeyt (Allah'ın selâmı hepsine olsun) hanedânının ve dostlarının yüreklerini parçalayan bu ölümsüz facianın hatırasını yaşatmak amacıyla Mukaddes Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi hüzün ve acıyı anlatan manzaralara büründü. Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Mukaddes Ziyaretgâhı’nın ana avlusunda kara sancaklar açılırken Mukaddes Ziyaretgâh’ın duvarları da matemi sembolize eden kara kumaşlar ile kaplandı.

Söz konusu hazırlık Mukaddes Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi’nin Ehlibeyt (Allah'ın selâmı hepsine olsun) Hânedânın hatıralarını yaşatmaya yönelik programı çerçevesinde gerçekleştirilen çalışmalardan biri. Matem özel programı bunun yanı sıra çok sayıda etkinliği kapsamakta olup Hz.İmam Muhammed Cevâd’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) makâmını ve fedâkarlıklarını beyan eden dini sohbetler, matem ve mersiye meclisleri, Hz.Ebulfazl Abbas’ın (Allah'ın selâmı üzerine olsun) hizmetkârlarının katıldığı Mukaddes Kerbelâ Türbeleri ortak matem ve Mukaddes Türbe’deki Teşrîfat Salonu’nda düzenlenen Mukaddes Hz.Abbas (Allah'ın selâmı üzerine olsun) Türbesi mensupları özel matemi bunlardan bazılarıdır.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: