Hz.Huseyn (O’na selâm olsun) ona şöyle dedi: “Sen tıpkı annenin seni adlandırdığı gibi Hürr’sün (özgürsün). Sen dünyada da özgürsün, ahrette de…”

Hz.İmam Huseyn’in (O’na selâm olsun) yolu özgürlüğün ve zulmü reddedişin yoluydu kuşkusuz. Bu yüzden de Taff Vakıası (Kerbelâ Olayı); tarih boyunca dine veya vatana kast etmek isteyen zalim ve zorba düşmanlara karşı Ehlibeyt (Allah’ın selâmı üzerlerine olsun) mektebine mensup hür insanların şiarı olmuştur. Hürr (özgür) adında bir dostunun Hürlerin Efendisi’nin (Allah’ın selâmı üzerine olsun) saffında, O’nu savunurken şehîd olması da kuşkusuz tesadüf eseri olmamıştır. Tam adı gibiydi Hürr çünkü; tam da adına yaraşanı yapmıştı.

Hürr b. Yezîd er-Riyahî (Allah O’ndan razı olsun) işin başında dalalet üzereydi. Ancak Allah-u Teâlâ’nın hidayeti imdadına yetişti ve Şehitlerin Efendisi’nin (O’na selâm olsun) yolunu kendisi seçti. Böylelikle dalaletin kampından hidayet kampına geçti.Hz.İmam (O’na selâm olsun) tövbesini kabul edip O’na savaşma izni verince büyük bir motivasyonla Hz.Peygamber Hanedânı’nın (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) müdafaası için meydana atıldı. Şehîd olduğu zaman Hz.İmam (Allah’ın selâmı üzerine olsun) onun hakkında şu meşhur sözleri buyurdu: “Sen tam da annenin seni adlandırdığı gibi Hürr’sün; Dünyada da hürsün, ahrette de…”

Taff Vakıası yüzyıllardır insanlığa dersler vermeye devam etmektedir. İnsanî kavramlarla dopdolu bu hadise; Hz.Muhammed ve Ehlibeyti’nin (Allah-u Teâlâ O’na ve Pâk Ehlibeyti’ne salât eylesin) izinden giden herkes için yol haritasını belirlemiştir.
Okur yorumları
Yorum bulunmuyor
Yorum ekle
İsim:
Ülke:
E-posta:
Paylaş: